30 Eylül 2007 Pazar

İLAÇLARIN EN ŞİFALISI NEDİR?

Muhammed bin El_Haris (R.A.) derki:
Beş zümreye beş şeyi sordum, hepside aynı cevabı verdiler.
Doktorlara"İlaçların en şifalısını nedir?"
Hikmet ehillerine
"Allaha ibadete en fazla yardımcı olan nedir?"
Zahidlere
"Zühde en fazla kuvvet kazandıran nedir?"
Alimlere "İlim hıfzında en fazla yardımcı olan şey nedir?"
Sultanlara "Her vakit dikkatli bulunmanın çaresi ve en güzel, en lezzetli yemek nedir?"
"AÇLIKTIR VE AZ YEMEKTİR"

Beden ile ruh aralarında konuşuyorlardı.
Beden güzelliğine ve parlaklığına mağrur olarak ruha dedi ki:

"Ben senden daha değerliyim, bak herkes bana ilgi gösteriyor ve beni seviyor."

Ruh ise, kendi letafetini gizlemiş olduğu halde bedene dedi ki:

"Hey süprüntülük! Sen kim oluyorsun? Ben senden çıkayımda o zaman görürsün. Seni sevenler sana mezar kazarlar. İki gün bile seni saklamaz. Böcek ve karıncalara gıda olman için seni toprağa gömerler."

Beden ölümlü ruh ölümsüzdür. Ruh bedene muhtaç değildir. Onsuz da varlığını devam ettirebilir.Ama beden ruhsuz yaşayamaz. Bedenimiz ruhumuzun elbisesi yahut da evi gibidir. Gözler, bu evin pencereleridir ki ruh bu alemi o pencerelerden seyreder.
Önemli olan
Elbise midir?
Elbiseyi giyen mi?
Ev midir?
Evde oturan mı?

29 Eylül 2007 Cumartesi

"45 adet Yiyeceğin faydalı ve zararlı yönleri: " (Marifetname'den)

Yiyeceklerin faydalı ve zararlı yönleri:

1- Ispanak: pişmiş veya kuru olarak yenmesi akciğere ve göğüse faydalıdır,mideyi yumuşak tutar,bel ağrılarını geçirir.

2- Anason : Böbrekler, mesaneye, rahim, dalak ve karaciğer tıkanıklıklarına iyi gelir ve romatizmayı eritmede tesiri çoktur. Göz ağrılarını, sarılığı açar ve baş dönmesini durdurmak için dumanı çekilir, döğülmüşünü gülyağıyla karıştırıp kulağa 2-3 damla damlatılırsa kulak ağrılarını yok eder, emzikli kadının sütünü arttırır, meniyi çoğaltır, zehirlenme vakalarına iyi gelir.

3- Pirinç : Sütle pişmişi meniyi arttırır, suyu ile yıkanmak organların kirini temizler.

4- Soğan : Eritici, kesici, ferahlık fericidir. Damarların ağzını açar, şiddetlisi, acı olanı yüzü kızartır. İtidalle yenmesi iştahı arttırır, fazla yemek baş ağrısı verir. Basur ağızlarını açar, kanatır. İdrarı çoğaltır, karnı boşaltır, romatizmaya faydalıdır. Pişmiş soğan çıbanları deşer ve ağrıları giderir.

5- Sarı kavun: Safraya çabuk dönüşür ve onun işleyişini düzenler.

6- Yeşil kavun : İdrarı çoğaltır, mesanede oluşan taşları düşürür, yemekle yenmesi yararlıdır.

7- Yumurta : En iyisi yağda yarım pişmiş şeklidir. Tavuğun beynidir. En faydalısı piliç yumurtasıdır. İçi sarısı hararet verici, beyazı soğuk vericidir. İkisi de nemli ve faydalıdır. Beyazı yüze sürülürse güneşin ve ateşin tesirine engel olur. Sarısı bal ile ısıtılıp yüze sürülürse sivilceleri yok eder. Beyazı göz ağrılarına, boğaz gıcıklarına, sese kısıntısına, öksürüğe, nefes darlığına, kan azlığına faydalıdır. Beyaz tavuk yumurtası, m,ide salgısını arttırır, kalorisi fazladır. çabuk hazım olur, meniyi arttırır. Yumurta sarısını pişirip yemek kabız verir. Yumurta et kuvvetindedir. çünkü hayvanın bir parçasıdır. Sarısı makbuldür.

8- Fındık : Hazmı güçtür. Hararet vericidir, baş ağrısı, romatizma ve mide bozukluğu doğurur. Dimağın işleyişine faydalıdır. öksürüğe iyi gelir.

9- Ceviz içi : Hazmı güçtür. Hararet vericidir. Bal ile karıştırıp yemek, soğuk almış mideye iyi gelir.

10- Peynir : Tazesi soğuk verici ve nemlidir. Eskisi, hararet verir. Gıdası kuvvetlidir. şişmanlatır, fakat mesanede taş yapar.

11- Tarçın : Hararet vericidir. Lâtif ve caziptir. Tıkanıklığı açar, küflenmeyi giderir, vücuttaki yağı eritir, titremeyi yok eder. Baş ve göğüs ağrılarına çok faydalıdır. Soğuktan gelen nezleyi, öksürüğü yok eder. Mideyi kuvvetlendirir. Kalbi ferahlatır.Ciğer tıkanıklığını açar. Böbrek ve rahim ağrılarına iyi gelir. Göz kararması ve göz perdesi rahatsızlığını yok eder.

12- Horoz ve tavuk : Horoz etinin iyisi ötme çağına gelmeden, tavuğunki ise yumurtlama çağına gelmedendir. Yetişkin horoz etinin suyu, mafsal, titreme, mide ve sancı ağrılarına , romatizmaya iyi gelir. Tavuk eti, aklı kuvvetlendirir, içimizi açar, ferahlandırır, meniyi arttırır, sesi berraklaştırır. ( net, saf yapar )

13- Kırmızı gül: Kurusu ve tohumu kabız yapar,tıkanıklığı açar. Sevda ifrazatını durdurur. Karın adalelerini kuvvetlendirir . Gül suyu, bayılmayı, baş ağrılarını, vücut sıcaklığını giderir, mide ve ciğere kuvvet verir. Hazma yardımcıdır. Tazesini 30 gramı ishal yapar.

14- Zağferan : İdrarı arttırır, şehveti azaltır, tıkanıklığı giderir, damarları açar,fakat kabız yapar, renk verdirir.

15- Leblebi : Bel ağrılarına iyi gelir. Diş etleri ağrısını, bağırsak veremlerini giderir, damarlarını açar, sesi berraklaştırır, kalorisi iyidir. Pişmişi vücutdaki su birikintilerine faydalıdır. Böbrek ve mesane taşarını düşürür. Meniyi çoğaltır. İdrarı arttırır, doğurmayı kolaylaştırır.

16- Buğday : Hararet ve rutubeti mutedildir. Kızartılmış buğdayın hazmı ağırdır. Solucan yapar. Gıdası ( Kalorisi ) kuvvetlidir.

17- Kabak : Gıdası latiftir. Sumak, ayva ve kurut ile pişirilip yenmesi safraya faydalıdır. Lâkin sancıya zararlıdır. Eğer balla karıştırılıp yenirse o ağrıyı giderir.

18- Kâfur : Vereme ve baş ağrısına iyi gelir, duyu organlarını kuvvetlendirir. Kokusu kuvvetli tesir yapar.

19- Kizbere . Kabız verir, ağrıyı durdurur, vereme iyi gelir, mide sıcaklığını arttırır, mide bulantısını giderir. Fazlası göz karartısına sebeptir.

20- Badem içi : Bedeni şişmanlatır. öksürüğü yok eder, ciğer ve dalaktaki çıbanları deşer.

21- Süt : İshal yapar, vücuda kuvvet verir. Bal ile beraber yenirse mide yaralarına ( ülser ) iyi yapar, dimağa kuvvet verir, meniyi arttırır, öksürüğü iyi eder. İhtiyarlara rutubet ( nem ) verdiği için faydalıdır. Bal ile beraber daha kolay hazmolur. Süt, bağırsaklardaki fazlaları dışarı atar. Kaynamış sütün hazmı kolaydır. çürük süt içmek solucan yapar. Dişlere ve diş etlerine zararlıdır. Baş ağrısı ve baş dönmesi yapar. Göz kararmasına sebep olur. Şekeri düzeltir, şekerli süt şişmanlaştırır ve güzelleştirir.

22- Et : çok kuvvet verir, çabuk kana karışır. İlkbaharda dana eti yemek hatalıdır. Çünkü dalağı büyütür. Yazın bütün etlerin zararı vardır.

23- Tuz : Romatizmayı keser, az yemeli, yanmış tuzla dişler beyazlanır. İshali durdurur. Fazla tuz zararlıdır.

24- Kayısı : Basura faydalıdır. Kurusu susuzluğu giderir, mideye şeftaliden daha iyidir. Mideye yumuşaklık verir.

25- Nane : Mideyi ısıtır ve kuvvetlendirir. Hazma faydalıdır. Meniyi arttırır.

26- Şeker : Karnı yumuşatır. Boğazı, göğsü yumuşatır. Fazlası zararlıdır.

27- Sümak : Kabız verir, safrayı çoğaltır, veremi yok eder. Diş ağrılarını giderir, susuzluğu durdurur. Mideyi sıvar. İştahı arttırır. Et ve soğanın menfi tesirlerini düzeltir.

28- Yağ : Zehirli içkilerin tesirini azaltır. Boğaz ve göğsü yumuşatır. Badem ve balla tesiri artar. Kuvveti fazlalaşır. Fazlası damar sertliğine sebep olur.

29- Ayva : Kendisi, çiçeği ve bilhassa ekşisi kabız vericidir. Susuzluğu giderir. İdrarı çoğaltır. şehveti arttırır. Balla yenirse mideyi kuvvetlendirir. Çekirdeğinin suyu yumuşatıcıdır. Kabızı azaltır. Ciğerleri yumuşatır. Öksürüğü engeller. Fazlası sancı yapabilir.

30- Amber . Mide, ciğer, kalp ve duyu organlarına kuvvet verir, dimağ ( beyin ) hastalıklarına çok iyi bir ilaçtır.

31- Bal : İştah açıcı ve caziptir, göz karartısını giderir, mideye kuvvet verir, yaralarını iyi eder. Mideyi yumuşatır ve çıbanlardaki cerahati çeker ve temizler.

32- Üzüm : Kuvvetli gıdadır. Mideyi kuvvetlendirir, siyahı daha iyidir.

33- Şalgam : Ciğer gözlerini açar, romatizmaya iyidir. Solucanları öldürürü. Hazmı kolaylaştırır. Fakat kendisinin hazmı yavaştır.

34- Fıstık : Kalbi kuvvetlendirir. Ciğerlerdeki gözleri açan faydalı bir ilaçtır.

35- Biber : Vücuda mideye hararet ( ısı ) verir, iştahı arttırır. Fazlası zararlıdır.

36- Zater : Mide şişkinliğini, romatizmayı giderir. Mide salgısını ( ifrazat ) idrarı, arttırır. Gözün görme kuvvetini arttırır. Kalça kemiği ağrısını yok eder.

37- Karanfil : Mide ve ciğere çok faydalıdır. İştahı arttırır.

38- Reyhan : Kalbi kuvvetlendirir. Basuru yok eder, kokusu uyku getirir.

39- Nar : Safrayı azaltır. Bağırsakların işlemesini kolaylaştırır. Balla yenmesi kulağa faydalıdır. İdrarı çoğaltır. Acı nar, mide iltihabına faydalıdır. Ekşisi, boğaz ve göğsü tahriş eder, tatlısı kuvvet verici yumuşatıcıdır. Öksürüğe iyi gelir.

40- Arpa : Su ile karıştırılmış unu, güğüse, öksürüğe, uyuza, yorgunluğa çok iyi gelir.

41- İncir : Gıdası çoktur. Çabuk hazmolur. Kalorisi bütün meyvelerden fazladır. Mideyi yumuşatır. Yara ve bereleri iyi eder. Çıbanları deşer. Susuzluğu giderir, müzmin öksürüğü yok eder. Ciğer ve göğüse faydalıdır. Ciğer, dalak, mesane ve böbrek tıkanıklıklarını açar. Sabah açken yenmesi çok faydalıdır. Bilhassa ceviz ve bademle yenmesi faydayı arttırır. Sirke içine konmuş incirlerden üç sabah açken bir miktar yiyen sıtmadan kurtulur.

42- Dut : Beyaz dutun faydaları incire yakındır. Fakat gıdası ondan azdır. Mideye iyi gelir. Kırmızı dut, kabız yapar. Bağırsakların akımını kolaylaştırır. Boğaz veremini giderir. Vücuda kuvvet verir. İştahı arttırır, idrarı çoğaltır.

43- Kar: Susuzluğu arttırır, mide ve sinirlere zararlıdır. Diş ağrısını dindirir.

44- Şeftali : Kendisinin ve yapraklarının suyu kulak ve içimi, mide kurtlarını öldürür. Gıdası ( kalorisi ) çoktur, yemekten evvel yenmesi iyidir.

45- Ekmek : Çabuk şişmanlatır. Vücudun sağlığını korur

Oruç, vücudu zararlı alışkanlıklardan kurtarıyor

Araştırmalar, oruçlu insanin normal zamandakinin çok altında sigara tükettiğini, alkolü ise tamamen bıraktığını ortaya koyuyor.

Yapılan araştırmalar sonucunda, oruçla zararlı alışkanlıklardan büyük ölçüde kurtulan vücut, kendini yenileme fırsatı buluyor. Kalp ve akciğerlerdeki yük azalıyor ve kronik rahatsızlıklar hafifliyor. Oruç tutan kişinin bağışıklık sistemi de güçleniyor. Uzmanlar oruç tutan kişinin vücuduna daha iyi baktığını söyleyerek, bu durumun olumlu etkilerine dikkat çekiyor.

Uzmanların verdiği bilgilere göre, oruçlu insan zararlı alışkanlıklardan uzunca bir sure uzak kalıyor ve Ramazanla birlikte kişinin iç huzuru da artıyor. Fiziksel sağlık da bundan direkt olarak olumlu yönde etkileniyor. Ramazan ayında insan vücudu bir çeşit detoks reaksiyonuna giriyor. Zehirli-tok sit maddeleri bilinçli bir şekilde almadığından oruç tutan kişi vücuduna daha iyi bakıyor. Ramazanda insan vücudunun sigara, alkol ve kafeinden arınıyor, bu durum kalp ve akciğerlerindeki yükü azaltıyor.

Ramazanın sağladığı psikolojik faydalar, kişiyi disipline sokması, iç barışı sağlaması, öfke ve düşmanlıkları azaltması olarak özetlenebilir. Bu durumdan en çok, asabiyete bağlı olarak sekeri veya tansiyonu yükselenler faydalanıyor. Stresin azalması tansiyonu normale dondurur. Ramazan ayında stresin azalması, şişmanlık, kalp hastalığı, yüksek tansiyon, seker hastalığı gibi kronik hastalıkları olanlara tedavi kapılarını açmaktadır.

Ramazanda sağlıklı kişiler kadar, hastalığı olan bireylerin de oruç tutmayı arzu ediyor ve modern tedavi teknikleri sayesinde kronik hastalığı olanlar da doktor kontrolü altında oruç tutabiliyor. Oruçlunun manevi gücünün artması hastalıkları yenmesine yârdim ediyor.

Birçok araştırma oruç tutmanın özellikle kolesterol seviyelerine etki ettiğini gösteriyor. Oruç tutan bireylerde iyi kolesterol (HDL) oranları yükselmekte, total kolesterol, trigliserid ve kotu kolesterol (LDL) oranları değişmemektedir. Pıhtılaşma olayları anlamlı olarak azalmakta, koroner arter hastalığı sebepleri arasında olduğu düşünülen homosistein adli aminoasit miktarlarının oruç tutulan dönemde en düşük seviyeye gerilemektedir.

Alkol kullananların Ramazanda bir ay ara verdiğinden, alkolün, kalp kası üzerindeki zararlı etkileri giderilmektedir. Ayrıca, hipertansiyon hastalarında kan basıncı kontrolü kolaylaşmaktadır.

28 Eylül 2007 Cuma

Kemoterapi yan etkisine karşı kına

Kanser tedavisinde kullanılan bazı ilaçların yan etkisi olarak meydana gelen el ve ayak yaraları kına ile tedavi ediliyor.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan bir çalışmada, meme ve bağırsak kanseri tedavisinde kullanılan bazı ilaçların yan etkisi olarak meydana gelen el ve ayak yaraları kına ile tedavi ediliyor.OMÜ Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları ve Tıbbı Onkoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. İdris Yücel, meme ve kalın bağırsak kanseri tedavisinde kullanılan fluoropirimidin grubu ilaçların yan etkisi olan el ve ayak yaralarını kına ile tedavi ettiklerini söyledi. Kanser hastalarının tedavisinde kullandıkları kemoterapi ilaçlarının bazılarının hastalar üzerinde yan etki meydana getirdiğinin bilindiğini belirten Yücel, yaklaşık 9 ay boyunca el ve ayaklarında yara meydana gelen 20 hastaya kına yakarak yaralarını iyileştirdiklerini kaydet, bu süre içinde hastaların ilaçlarını da düzenli olarak verdiklerini ifade etti. Uygulamayı tesadüfen ortaya çıkardıklarını belirten Yücel,

"Tedavi için bir kadın hastam geldi. Kullandığımız ilaçların yan etkisi olarak ayaklarında yaralar çıktığını ve kendisine bir daha ilaç verilmemesini istedi. Elinde olup olmadığına baktım. Kınalı olan ellerinde yara yoktu. Normal şartlarda elinde de olması gerekiyordu. Hemen ayaklarına da kına yakmasını istedim. 3 hafta sonra geldiğinde hastamın ayaklarında da yara yoktu. Böylece düzenli olarak bu şekilde olan bütün hastalarımızın ellerine ve ayaklarına kına yaktık. Kına olduğu sürece el ve ayaklarda yara olmadığını gözlemledik" dedi. vakit

Solunum Sorununa Çarede Yeni Adım

Embriyonik kök hücreden elde edilen hücreler farelere nakledildi.

İngiliz bilim adamları, embriyonik kök hücreden elde edilen akciğer hücrelerini farelerin akciğerlerine başarılı bir şekilde nakletti. Bilim adamları, bu gelişmenin ileride ağır solunum hastalıklarının tedavisine katkı sağlayabileceğini belirtti. Londra'daki Imperial College'dan Sile
Lane, bu teknolojinin insanlarda denenmeye hazır olması için çok uzun yıllar gerekmesine rağmen, yeni araştırmanın çok önemli bir adım olduğunu belirtti. Lane, Avrupa Solunum Derneğinin bu yıl İsveç'in başkenti Stockholm'de düzenlediği kongredeki konuşmasında, çalışmalarının, embriyondan elde edilen kök hücrelerin zarar görmüş akciğerlerin toparlanmasını sağlayabileceğini gösterdiğini söyledi.

İngiliz araştırmacı, farelere kuyruktan enjekte ettikleri hücrelerin, diğer organlara yayılmadan iki gün içinde başarılı bir şekilde akciğerlere ulaştığını anlattı.

Benzer bir tekniğin insan embriyonik kök hücresiyle de başarılı olması halinde, bu yöntemin zor ve pahalı olan akciğer nakline alternatif oluşturabileceğini belirten Lane, ancak kök hücrelerin tartışmalı bir konu olduğunu ve henüz güvenilirliğinin ispat edilmediğini, dolayısıyla insanlara nakledildiğinde neler olabileceğini henüz bilmediklerini ifade etti. http://www.habervakti.com/detay.asp?id=39069&kat=Saglik

Öğrencilere Beslenme Önerileri

"Sağlıklı büyümeleri için beslenmelerine özen göstermeleri gerekiyor"

Sağlık Bakanlığı, öğrencilerin sağlıklı gelişme ve büyümeleri için beslenmelerine özen göstermeleri gerektiğini belirtti. Bakanlık, bunun için de kahvaltı yapılmadan güne başlanmaması, vücut ağırlığının dengede tutulması, televizyon ve bilgisayar karşısında daha az zaman harcanması, sevilen spor dallarıyla ilgilenilmesi önerilerinde bulundu.

Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Beslenme ve Fiziksel Aktiviteler Daire Başkanlığınca, çocukların "önerilen miktarlarda ve imkanlar ölçüsünde" tüketmeleri gereken 4 besin grubundaki yiyeceklerin yer aldığı bir liste hazırlandı.

Buna göre, kemik ve dişlerin sağlıklı, kasların da güçlü olması için günde 2-3 su bardağı süt, yoğurt ya da ayran, 1 kibrit kutusu kadar da peynir tüketilmesi önerildi.

Beyin gelişimi, hastalıklara karşı direnç ve kansızlıktan korunmak için gerekli olan et-yumurta-kuru baklagil grubundan ise günde 2-3 köfte kadar et, tavuk, balık veya 1 tabak kuru baklagil yemeği, haftada 3-4 kez de 1 adet yumurta yemek gerekiyor.

Vücut direncinin artması, göz, diş ve cilt sağlığı ve sindirim sisteminin düzenli çalışması için gerekli olan sebze-meyve grubundan ise günde 2 porsiyon sebze, 3 porsiyon de meyve tüketilmesi önerildi.

Enerjik olmak ve sinir sisteminin güçlenmesi için gereken ekmek ve tahıl grubundan da günde 4-6 orta dilim ekmek, 1 tabak pirinç, bulgur pilavı veya makarna yenilmesi, 1 kase de çorba içilmesi gerektiği bildirildi.

Bakanlığın sağlıklı bir yaşam için çocuklara sunduğu beslenme önerileri de şöyle:

Yeterli ve dengeli beslenin.

Kahvaltı yapmadan güne başlamayın. Kahvaltı güne sağlıklı başlamanız, öğrenme ve öğrendiklerinizi hatırlamanız için çok önemlidir.

Öğün atlamayın.

Vücut ağırlığınızı dengede tutun. Televizyon ve bilgisayar karşısında daha az zaman harcayın.

Sevdiğiniz spor dallarıyla ilgilenin.

Şeker ve yağ içeriği yüksek besinler yerine besleyici değeri yüksek ve sağlıklı besinleri tercih edin.

Beslenme çantanızda süt, ayran, meyve suyu, peynir, kuru meyve, ekmek, taze sebze, meyve, haşlanmış yumurta, et (köfte, tavuk eti), kek, kurabiye veya poğaça gibi yiyeceklerin bulunmasını tercih edin.

Okul çevresinde kontrolsüz koşullarda üretilen ve açıkta satılan besinleri satın almaktan kaçının.

Günde en az iki kez dişlerinizi fırçalayın.

Yemeklerden önce ve sonra ellerinizi iyice yıkamayı unutmayın.

Öğrenci, Anne-Baba ve Öğretmenlere Mektup

Bakanlık, öğrenci, anne-baba ve öğretmenlere sağlıklı beslenme önerilerinin yer aldığı mektuplar göndermeyi de planlıyor.

Öğrencilere hitaben yazılan mektupta, almaları gereken 4 besin grubundaki yiyeceklerle sağlıklı beslenme önerileri yer alıyor.

Beslenme alışkanlıklarının çocuğun sağlığı, başarısı, güçlü ve mutlu olmasında etkili olduğu bildirilen anne ve babalara hitaben yazılan mektupta ise öğün atlanmaması, kahvaltının önemi, iyotlu tuz ve yeterli sıvı tüketimi, çocuğun vücut ağırlığına dikkat edilmesi, beslenme çantasının içeriği ve temizliği, örnek beslenme davranışları sergilenmesi, televizyon ve bilgisayar karşısında harcanan zamanın azaltılarak hareketli bir yaşam sürdürülmesi gibi hususlara dikkat çekiliyor.

Bakanlık tarafından öğretmenlere hitaben hazırlanan mektup ise beslenme alışkanlıkları konusunda yol gösterici bilgiler içeriyor.

Ülkede, okul çağındaki çocukların yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı bazı sağlık problemleriyle karşı karşıya kalabildiği belirtilerek, bunun ekonomik güçsüzlükten çok bilgi eksikliğinden kaynaklandığı, bu nedenle ailenin, okul yönetiminin ve özellikle öğretmenlerin beslenme konusundaki tutumunun çok önem kazandığı bildirildi.

Mektupta, öğretmenlerden yerine getirmeleri istenen bazı çalışmalar şunlar:

Öğrencilerinizle birlikte sınıfınızda yeterli ve dengeli beslenme konularının yer aldığı bir köşe hazırlayınız ve bunu zaman zaman güncelleyiniz.

Beslenme konulu şiir, kompozisyon ve bilgi yarışması gibi etkinlikler düzenleyiniz. Sık aralıklarla öğrencilerinizin kahvaltı yapıp yapmadıklarını sorgulayınız.

Beslenme saatlerinde öğrencilerin patates kızartması, şeker, çikolata yerine 4 besin grubunda yer alan besinlerden uygun olanlarını seçmelerini isteyiniz. Beslenme çantasında sulu yemekleri taşımak zordur.

Dengeli bir şekilde hazırlanmış ekmek arası yiyeceklerle de sağlıklı öğünler oluşturulabilir.Yeterli ve dengeli beslenme konusunda örnek davranış gösteren çocukları ödüllendiriniz.

Ruh ve bedenin iyileşme zamanı

Mübarek Ramazan ayına aç ve susuz kalmak olarak bakmanın yanlış olduğunu söyleyen Dr. Nevzat Bilal ramazan ruhsal ve bedensel iyileşmenin en uygun olduğu zamandır diyor.

Ramazan ayında kişilerin daha sağlıklı beslenebilecekleri belirtildi. Denizli Devlet Hastanesi Endokrinoloji Uzmanı Dr. Nevzat Bilal, Ramazan ayının ruhsal ve bedensel iyileşmenin en uygun olduğu zaman olduğunu belirterek, "Ramazan ayına yalnızca sabahtan akşama kadar aç ve susuz kalmak olarak bakmak yanlıştır.

Bu mübarek ay, ruhumuzla, bedenimizle hesaplaşmanın bir başlangıcı olmalıdır. Ramazan ayı ailemizin, dostlarımızın, akrabalarımızın ve yaşadığımız toplumun kaynaşmasına yarayan en güzel zamanlardan biridir" dedi.

Böbrek, akciğer ve karaciğer yetmezliği, ağır hipertansiyon, şeker hastaları, kanser hastaları gibi ağır hastalığı olan kişilerin sağlık açısından oruç tutamadıklarını belirten Bilal, "Çünkü bu hastalarda uzun süre aç ve susuz kalmanın vücuda zarar vereceği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Aynı şekilde insülin kullanan şeker hastalarının oruç tutmaları sakıncalı olur" diye konuştu.

Ramazan ayında sahura mutlaka kalkılması gerektiğini anlatan Dr.Nevzat Bilal, "Bu sayede aç kalınacak süre azalacağından metabolizma daha düzenli işler. Sahur ve iftarda daha hafif, hazmı kolay ve az yağlı yiyecekler tüketilmeli. Yemekler yavaş yavaş ve çiğneyerek yenmeli. Akşama kadar boş kalan mideye iftarda birden yüklenilmemeli, iftara çorbayla başlanmalıdır. Hafif bir salata veya zeytinyağlı ile devam edip sonra ana yemeğe geçilmelidir. Unutulmamalıdır ki, Ramazan ayı diyet zamanı değildir.
Televizyon, gazete ve dergilerden duyduğu Ramazan diyetleri başlığı altındaki hazır diyetlere değil uzman diyetisyenlere başvurarak beslenmeler ayarlanmalıdır" dedi.

Yemek pişirirken katı yağlardan kaçınılması gerektiğini anlatan Bilal, sözlerini şöyle tamamladı: "Kırmızı et az tüketilmeli, tüketilirken de haşlama veya ızgara olmalıdır. Kırmızı et yerine beyaz et tercih edilmelidir. Sulu sebze yemekleri severek tüketilmelidir. Ramazan ayında tatlı ihtiyacı, sütlü tatlılar veya kompostolarla karşılanmalıdır. Özellikle hamur işleri ve hamur tatlılarından kaçınılmalı. İftardan sonra yatana kadar bol su içilmelidir. İsteğe bağlı bir fincan kahve içilebilir. Yeşil çay veya bitkisel çaylar bol bol tüketilebilir." İha

Yorgunsanız kivi öfkeliyseniz fındık

Ruh haliniz beslenmenizi etkiler. Bu yüzden öfkeli olduğunuzda fındık, yorgunken kivi, büyük bir hayal kırıklığının ardından ise enginar yiyerek mutlu olun..

Ruh haliniz beslenmenizi ve tükettiğiniz besinleri etkiliyor. Hayal kırıklıkları, endişe, bezginlik, aşırı öfke, çekingenlik gibi durumlarda iştahınız da olumsuz etkilenir. Siz de sinirlenince buzdolabına koşup ne var ne yoksa silip süpüren ya da sigara ve alkol tüketimini artıranlardansanız böyle dönemler sonrası kiloyla ilgili olumsuzluk yaşayabilirsiniz.
İstanbul Özel Hizmet Hastanesi'nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Aşkın Yüksel, sinirliyken, kızgınken veya üzgünken daha fazla yeme eğiliminde olan kişilere bu dönemleri kilo almadan atlatabilecekleri listeyi verdi:

KİVİ İLE ENERJİK OLUN


Yorgunluğa kivi kokteyli: İştah, yorgunluktan olumsuz etkilenir. Kişi yemek bile yemek istemez. Böyle dönemlerde C vitamini yönünden zengin taze meyve ve sebzeler daha yararlı olur. Bu sebzeleri özellikle vitamin kaybına uğramaması için çiğ tüketin! Bu dönemde portakal, kivi, havuç, yeşil biber ve maydanozu beslenmenize ekleyin, içecek olarak kuşburnu ile bitkisel çayları kullanın. Bu besinler özgüven eksikliğine de iyi gelir.

Bezginlere süt takviyesi: Bu dönemde özellikle kalsiyum açısından zengin süt, yoğurt ve peyniri bolca tüketin. C vitamini ihtiyacı da bu dönemde artacağı için taze meyve ve sebzeye hem sabah hem de akşam öğünlerinde ağırlık verin. Meyveli yoğurt ve sütleri atıştırma saatlerinde sıkça tüketebilirsiniz. Mevsim meyveleri ile hazırlanan meyveli yoğurtlar bezginliğinizi iyice hafifletir.

CEVİZLE ÖFKENİZİ YENİN

Çekingenlere balık desteği: Beslenme listenize bu dönemde, fosfor açısından oldukça zengin olan balık, kurubaklagil ve bulgura ağırlık verin. Haftada 3-4 öğün istavrit, levrek, hamsi, çipura, palamut ve lüfer tüketebilirsiniz. Bu besinler çekingenlikten çabuk kurtulmanıza yardımcı olurken kendinize olan güveni tekrar kazanmanızı sağlar. Alkol kullananlara ise ufak bir kadeh, geçici de olsa güç verir.

Öfkelenince bir avuç fındık: Sinirliyken yağlı tohumlar, özellikle fındık, ceviz ve fıstık tüketilmesi uygundur. Kafeinli içeceklerden ve kırmızı etten mümkün olduğunca uzak durun.*

Çorbayla kaygınızı yenin: Kaygı veya endişe durumunda vücutta aşırı sıvı kaybı olacağından hafif çorba, komposto ve meyve suyu için.

Hayal kırıklığına kerevizli formül: Sebzelerin hayal kırıklığını hafifletici özellikleri vardır. Özellikle enginar ile kereviz yaşadığınız hayal kırıklığını kısa zamanda atlatmanıza yardımcı olur.

Üretiyoruz ama tüketmiyoruz

Ülkemizin en önemli geçim kaynaklarının başında gelen zeytin ve zeytinyağı üretiminin henüz sağlık açısından faydalarının yeterince kavranamadığı bildirildi.

Dünyada en fazla zeytin üretimi yapan ülkelerden biri olmamıza rağmen tüketimin buna paralel olmadığı tespit edildi.

Uzmanlar tarafından sürekli tüketimi tavsiye edilmesine rağmen zeytinyağını ülkemizdeki vatandaşların bazılarının fiyat olarak yüksek olması bazılarının ise damak tadına uygun bulmadığı için tüketmediği öğrenildi. Akdeniz mutfağında önemli yeri bulunan zeytinyağı, sadece lezzetiyle değil faydalarıyla da anılıyor. Büyüleyici bir antioksidan deposu olan zeytinyağının, iltihabi rahatsızlıkları önlediği gibi hücreleri tehdit eden moleküllere karşı da vücudu koruduğu bildirildi.

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Didem Evci zeytinyağının insanın vücudunda donmayan nadir yağlardan biri olduğunu kaydederek, aynı zamanda kanser riskini de azalttığını belirtti.
Bir kalp dostu olan zeytinyağını her yaşta herkesin güvenle tüketebileceğini ifade eden Evci, "Zeytinyağı iyi kolesterolü yükseltir kötü kolesterolü düşürür. Kandaki yağ oranını dengeler. İltihabi ve diğer kalp hastalıklarına neden olan sağlık sorunlarını önler" dedi.

Diyet yapanlar için de çok önemli bir besin kaynağı olan zeytinyağının aynı zamanda kilo vermeyi kolaylaştırdığı kaydedildi. İHA

Oruç vücudu toksinlerden arındıyor

Hospitalist Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Melih Başar oruc’un faydaları ve vücuduzda yaptığı olumlu etkileri haber7 için açıkladı. İşte o faydalar:

Mübarek Ramazan Ayı’nın başlamasıyla beraber, islam alemi oruç tutmaya başlar. Oruç İslamiyetle beraber diğer dinlerde de bir ibadet şekli olarak karşımıza çıkmaktadır. Oruç tutmaktaki amaç sadece nefsimizi köreltmek değildir. Bu bir aylık dönemde ibadet ederek ruhumuzu besler ve yenilerken, kötü alışkanlıklardan uzak durarak vücudumuzu da yenileriz. Oruç tutmak aslında bilinen en eski detoks yöntemidir.

Detoks nedir?
Detoks, vücudumuzu zehirli maddelerden ve parazitlerden arındırmak için yapılan diyet, egzersiz ve yaşam tarzı değişikliklerinin tamamına verilen isimdir. Toksin denen bu zehirli maddeler ve parazitler, vücudumuza başlıca bilinçsiz beslenme yoluyla girerler. Bu besinleri kullanıp zehirlerden etkilenen organlarımız yorgun düşer. Bir de büyük şehir hayatının stresi işin içine girince, ruhumuz da yorulur. Çeşitli kronik hastalıklar boy göstermeye başlar. Bu durumdaki hastalar doktor doktor gezerler, fakat şikayetlerine çare bulamazlar. Detoksa başlayarak bu şikayetlerden kurtulmak mümkün olabilmektedir. Ramazan ayı ve oruç tutmak bunun için çok güzel bir fırsattır.

Kimler Oruç Tutmalıdır?
İlaç kullanan, şeker hastalığı, kalp ve damar hastalığı, sara hastalığı, hipertansiyonu olan ve gebe olan, süt veren bireylerin oruç tutmaya başlamadan önce mutlaka doktoruna danışması gereklidir. Aksi taktirde geri dönüşü olmayan sağlık problemleri oluşabilir. Hastalığı olmayan kişiler bile oruç tutarken rahatsızlanabilmekte, gizli hastalıklar su yüzüne çıkabilmektedir. Bu yüzden sağlıklı veya hasta herkezin, oruç tutmaya karar verdiğinde sağlık durumunu gözden geçirmesi gerekir.

Detoks Ne Zaman Yapılmalıdır?
İdeal olarak, bir detoks planının oruç öncesi başlaması gerekir. Bunun nedeni bireyin vücudunun ve ruhunun bu yaşam tarzına daha önceden adapte olabilmesidir. Aynı zamanda başlanan oruç ve detoks programı, bireyde ibadet-sağlık ikilemi yaratabilir. Ruh ve beden sağlığı için başlanan bir ibadet, hastalıkla sonuçlanabilir. Bu yüzden ramazandan en az bir ay önce detoks programları başlatılmalı, birey nasıl yiyip içeceğini planlayabilmelidir. Daha sonra yıl içerisinde geliştirilen sağlıklı beslenme alışkanlığı, vücudun zehirlerden ve parazitlerden uzak tutulması, bir sonraki ramazanda oruç tutmayı keyifli ve ruhu besleyen bir ibadet haline getirecektir.

Oruç Tutmanın ve Detoksun Sağlığımız İçin Faydaları Nelerdir?
Sindirim organlarının dinlenmesi, allerjilerin azalması, ilaçlardan arınmak, hastalıklara dayanıklı hale gelmek, daha fazla enerji, duygusal ve zihinsel netlikte artış, alışkanlık ve beslenme tarzında değişme, saflaşma, gençleşmek ve canlanmak oruç tutmak ve detoksun faydalarından sadece birkaçıdır.

Oruç Tutarken Nasıl Daha Rahat Ederiz?
Oruç tutarken çektiğimiz başlıca sıkıntı sebepleri şunlardır:
- Ramazan öncesi kötü hazırlık: Detoks yapmadan, vücudumuzda birçok zehir, parazit ve birikmiş fazlalıkla oruç tutmaya başlamak. Detoks, detoks, detoks.
- Kötü Zamanlama: Sahurda son dakikaya kadar bekleyip, tıka basa karnımızı doyurup, yeterli sıvıyı almamak veya çok erken kalkıp, uykusuz kalmak. Zamanlamayı iyi yapıp, bir iki greyfurtla ve suyla sahur yapmak, uykuymuzu alarak uyanmak akıllıca olacaktır.
- Kötü Gıda: Çok şekerli, ve yağlı gıdalar almak. Bu şekilde beslenmek açlık hissimizi arttıracaktır. Kafein ve şeker vücudumuzu susuz bırakır.
- Yeterli taze yeşil sebze ve meyve yememek. Ramazanda esas arttırmamız gereken besin grubu bunlardır. Oruç tutmak kolaylaşır.
- Sahurda yanlış beslenmek: Sahurda aldığımız yüksek şekerli gıdalar insülin seviyesini yükseltecek ve daha fazla açlığa sebep olacaktır. Bunu yerine yeşil sebze ve meyve miktarını arttırmak hem sıvı ihtiyacımızın bir bölümünü kapsar hem de uzun süre tok tutar. Bol greyfurt yiyin.

Neleri Yememeli?, Neleri Yemeli?


Kızarmış ve yağlı gıdalar, şekeri çok olan gıdalar ve hayvansal gıdalardan uzak durmakta fayda var. Detoks diyetlerinde balık ve tavuk eti, süt ve süt ürünleri dahi kısıtlanır. Bu gıdaların toksik etkilerinden sakınmak gerekir. Özellikle sahurda çok yemek yenmemeli ve çok çay içilmemelidir. Gün içinde sıvı ihtiyacımız artabilir. Ramazan özellikle sigarayı bırakmak için çok iyi bir fırsatttır. Sahurda kompleks şeker içeren gıdalar kullanılmalı ki açlık hissi rahatsız etmesin. Badem, hurma ve muz lif, potasyum ve magnezyum yönünden çok zengin birer kaynaktır. İftarda karnımızı tıka basa doldurmamalı, yeşil sebze ve meyvelere ağırlık vermeliyiz. Üst üste sigara ve çay tüketmek yerine su tüketmeliyiz.

Sık Görülen Problemler ve Çözümleri Nelerdir?


-Kabızlık: Çok fazla rafine gıda tüketimi ve diyette lif yetersizliğine bağlı ortaya çıkar. Lifli gıda ve su alımını arttırmak kabızlığa çözüm olacaktır.
-Hazımsızlık ve Gaz: Sebebi aşırı yemek, aşırı kızarmış ve yağlı gıda alımı, baharatlı gıdalar, yumurta, lahana ve kola gibi gaz yapan gıdaların tüketilmesidir. Az yemek, meyve suyu veya su içmek, ve bu gıdalardan kaçonmak çözüm olacaktır.
-Halsizlik: Azalmış su ve tuz alımı sebep olur. Su ve tuz alımını dengelemek bu şikayetin geçmesine sebep olur.
-Baş Ağrısı: Sebepleri kafein ve sigaranın birden kesilmesi, uykusuzluk, gün içinde artan açlık hissi olabilmektedir. Kafein ve sigarayı ramazandan 1-2 hafta önce azaltarak kesmek, uygun beslenmek ve uyku düzeninizi ayarlamak yeterli olacaktır.
-Düşük Kan Şekeri: Özellikle sahurda bol şekerli gıda alımını takiben gün içinde insülin miktarının artıp şeker düşüklüğü görülebilir. Çözümü sahurda içinde az şeker bulunan gıdalardan bir miktar almaktır.

Detoksa Özel Karışımlardan Bahsedermisiniz?


Ramazanda, detoks için kullandığımız meyve ve sebze karışımları, hem sıvı hem de mineral ihtiyacını karşıladıkları için ideal olacaktır. 4 havuç, 2 elma, 2 salatalık katı meyve sıkacağından geçirilir. 1 avokado ve 10 fesleğen yaprağı blendırdan geçirilerek karışıma eklenir. Bu karışımı sahurda ve iftarda orucu açtıktan hemen sonra kullanabilirsiniz. Taze meyve ve sebzeleri kullanarak çeşitli karışımları siz de deneyin. Size eğlenceli gelmeye başlayacaktır.

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Melih Başarla ilgili ayrıntılı bilgi için
www.hospitalist.com.tr ziyaret edilebilir..

'Lida'yı kesinlikle kullanmayın'

Sağlık Bakanlığı, Farmalife firma yetkilisinin ''Lida'' isimli zayıflama ilacının güvenle kullanılabileceği yönündeki açıklamaları üzerine, ''Lida'nın sağlığa zararlı olma özelliği dolayısıyla kesinlikle kullanılmaması'' gerektiğini bildirdi.

Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Farmalife adlı firmanın yetkilisi tarafından dün düzenlenen basın toplantısında, Bakırköy Cumhuriyet Savcılığının, ''kovuşturma yapılmasına gerek olmadığı'' yolundaki kararı gerekçe gösterilerek, vatandaşların ''Lida'yı güven içinde kullanabileceği ve eczanelerde satılabileceği'' yönünde beyanları olduğu hatırlatıldı.

Sağlık Bakanlığı Refik Saydam Hıfzısıhha Merkezi Başkanlığı'nın 24 Eylül 2007 tarihli analiz raporunda, Farmalife firmasına ait ''Lida Dai Dai Hua Capsules'' ürününün numunesinde ''N-mono-desmetilsibutramin'' adlı bileşiğin bulunduğu bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Tarım ve Köyişleri Bakanlığının kontrol belgelerini iptal ettiği, son yapılan analizde bir sibutramin türevi olan 'N-mono-desmetilsibutramin' tespit edilen Lida, sağlığa zararlı olma özelliği dolayısıyla kesinlikle kullanılmamalıdır.

İl Sağlık Müdürlüklerimiz ve Türk Eczacılar Birliğine gönderilen 'çok acele' kayıtlı yazılar ile eczanelerde kesinlikle bu ürünün satışının yapılmaması ve olan ürünlerin derhal toplatılması talimatı verilmiştir.''

27 Eylül 2007 Perşembe

SAĞLIK İÇİN

1- Yeteri kadar su içmeye gayret etmeli.
2- Her sebze ve meyveyi mevsiminde yemeli. Mevsim dışında uzak durmalı.
3- Her gün yoğurt ve biraz bal yemeli
4- Nane, kekik, keten tohumu, çörekotu gibi bitkileri evden eksik etmemeli.
5- Her gün bir elma ve bir havuç yemeli.
6- Fazla tuz ve şekerden uzak durmalı.
7- Eti az yemeli.
8- İki günde üç öğün yemeli. Bu mümkün olmazsa, günde iki öğün yemeli. Bu da olmazsa, sabah kahvaltısı iyi, öğle hafif, akşam daha hafif olmalı.9- Sıcak yemekler için toprak ve cam kap kullanmalı.
10- Kışın narenciyegilleri yemeli.
11- Zihinsel çalışan, kuru üzüm yemeli.
12- Kepekli ekmeği tercih etmeli.
13- Yağlardan zeytinyağını tercih etmeli.
14- Margarinler zararlıdır.
15- Her sabah 20 dakika derin nefes alıp vermeli, her nefeste 4–5 saniye nefesi tutmalı.
16- Sabahları yarım saat kadar yürüyüş yapmalı.
17- Her gün öğle vakti kaylule yapmalı, yani biraz uyumalı.
18- İmkân olunca, toprağa çıplak ayakla basmalı.
19- Acıkmadan yememeli, doymadan kalkmalı.
20- Çok soğuk ve çok sıcak şeylerden uzak durmalı.
21- Sakin olmalı, âni sevinç ve üzüntülerden uzak durmalı.
22- Karı koca birbirini üzmemeli. Üzülünce sinirler bozulur, hastalıklar başlar.
23- Ruhun gıdası dini ilimdir. Ruha da gıdasını vermeli, onu hasta etmemelidir. Her gün, İmam-ı Rabbani hazretleri gibi Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından,nakli esas alan ilmihal kitaplarından, birkaç sayfa okumalı. Namazı da, asla aksatmamalı. Namaz kılmak, maddi ve manevi huzura kavuşturur.

Sağlıksız beslenme gelişme geriliğinin en önemli nedeni

* Boy kısalığı, topluma ve anne-baba boyuna göre hesaplanan bazı oranlara göre yüzde 3'lük dilimin altında olma durumudur. Genelde altta yatan hormonal bir sorun çıkma olasılığı yüzde 10'dan azdır.
* Boy uzaması kızlarda ortalama olarak 11,5 yaşında maksimum hızına ulaşır (yılda ortalama 8.3 cm) ve genelde iskeletin son halini alması ile 16 yaşında durur.
* Erkeklerde maksimum hız kızlardan daha geç olarak 13,5 yaş civarında başlar (yılda 9,5 cm) ve ortalama 18 yaşında durur. Genetik yapıya, alınan ilaçlara ve eşlik eden bazı hastalıklara bağlı olarak, boy uzamasının daha erken sonlanması veya daha geç dönemlere de devam etmesi gözlenebilir.
* İlk adet toplumsal ve ailesel olarak farklı olmakla birlikte, genelde 9-16 yaş arası gözlenir. Genelde ilk adet, maksimum boy uzamasının gözlendiği yıldan bir yıl sonra görülür. Bu dönemde böbrek üstü bezinden salgılanan bazı hormonlar iskelet yapıda uzamaya neden olan kemik plaklarını kapatmaya başlar. Yani, uzama hızı adetten sonra yavaşlar.
* Kalıtımsal faktörler, beslenme düzeni, psikolojik etkenler, doğuştan var olan genetik hastalıklar (Turner, Down sendromu gibi), hormonal hastalıklar (tiroid hormon eksikliği gibi), kortizon gibi ilaçların kullanılmak zorunda kalınması ve gencin kronik hastalıkları (şeker hastalığı, mide-bağırsak sisteminin gıda emilimini azaltan hastalıkları, akciğer, böbrek ve beyin hastalıkları gibi) boy uzamasını etkileyen faktörler olarak sayılabilirler.
* Tüm dünyada beslenme yetersizliği,gelişme geriliği ve boy kısalığının en önemli ve yaygın nedenidir. Aile öyküsü de çok önemlidir. Gelişme geriliği ve boy kısalığında, ailesel olarak ergenliğe girme ve boy uzaması normalden daha geç zamanda olmaktadır. Bu bir hastalık olarak kabul edilmemektedir.
* Kalıtım, boy uzamasında en önemli rollerden birine sahip. Öyle ki, muhtemel erişkin boyu 'anne-baba boyu' esas alınarak hesaplanır. Anne-baba boyuna göre hesaplanan değerin 5- 10 cm'den fazla değişmeyeceği göz önünde bulundurulmalıdır.
* Çocuğun ilk birkaç yıldaki gelişimi ve boy uzaması, ergenlikteki boy uzamasını da etkilemektedir. Bu nedenle, çocukluktan itibaren sevilen bir ortamda dengeli beslenme, yeterli uyku düzeni ve yeterli spor ile genetik potansiyel de unutulmayarak, maksimum boy uzaması sağlanabilir.
* Boy uzamasını artıracak belirli bir yiyecek grubu saptanmamıştır. Genel olarak, yeterli kalsiyum, vitamin-mineral, protein ve kalori içeren gıdaların tüketilmesi önerilmektedir. Aşırı protein veya kalori alımının hedef erişkin boyu uzatmadığı gözlenmiştir.
* Basketbol veya voleybolun boyu uzattığına dair bilimsel veri yoktur. Boy uzaması için aktivite kısıtlaması da yoktur. Ancak, kemiklerdeki büyüme plaklarına stres uygulayabilecek ağırlık kaldırma gibi sporlarda aşırıya kaçılmaması önerilebilir. Bu konuda bir uzman yardımı alınabilir.

26 Eylül 2007 Çarşamba

Cep telefonun zararlarından korunma

Cep telefonları, teknolojinin geliştirdiği en vazgeçilmez alışkanlıklarımızdan biri hiç kuşkusuz. Ancak teknolojik her ürünün olduğu gibi, cep telefonlarının da yararları kadar zararları var. Peki, hem cep telefonlarından vazgeçmeyip hem de zararlarından nasıl korunabiliriz? Öncelikle, cep telefonunu bir uzvumuz gibi görmemek ve muhabbet aracı olarak kullanmamak, alabileceğimiz en basit ama en etkili önlemler arasında yer alıyor.

Uzmanlar, cep telefonlarının kısa vadeli zararlarını,"görüş alanında daralma, kalp rahatsızlıkları, kalp pilinin bozulma riski, hafıza zayıflaması ve beyin tümörü riski, yoğun stres ve yorgunluk hissi, kalıcı işitme bozuklukları, konsantrasyon ve dikkat bozulması, embriyo gelişiminin zarar görmesi, kulak çınlaması ve kulaklarda ısınma, kadınlarda düşük riskinin artması, işitmede geçici aksaklıklar oluşması, kan hücrelerinin bozulması, baş ağrısı ve sersemleme, bağışıklık sisteminin bozulması" olarak sıralıyor.

Uzmanlar cep telefonlarının uzun vadeli zararlarının ise , "yüksek tansiyon, genetik yapının bozulması, sperm sayısının azalması, beyaz kan hücresi (lenfoma) kanseri, cilt kanseri, kan beyin bariyerinin zedelenmesi" olduğunu kaydediyor. İşte, cep telefonlarının tüm bu zararlarından korunmanın basit ama en etkili yolları: Cep telefonu görüşmelerini mümkün olduğunca kısa tutup gereksiz konuşmalardan kaçınmak, yakında sabit hat varsa onu tercih etmek.

Acil durumlar hariç çocuklara cep telefonu kullandırmamak, telefonları onların yakınında tutmamak. Cep telefonu görüşmelerini çocuklardan mümkün olduğunca uzakta yapmak.
Hamilelik süresince cep telefonunu acil durumlar dışında kullanmamak, evdeki cep telefonlarını kapalı tutmak. Cep telefonunu bir kulaklık aracılığıyla kullanmak. Bu, zararı bütünüyle önlemez, ancak azaltabilir, çünkü kulaklıkla da radyasyon beyne ulaşır.

Cep telefonu geceleri sizi en savunmasız halde yakalarKonuşma dışında cep telefonunun ekstra özelliklerini kullanmaktan kaçınmak. Söz gelişi, gece boyunca başucunuzda duracak çalar saat, biyolojik ritminizi altüst edecek, cep telefonuyla aynı işlevi görecektir. Kısa bilgi gönderiminde SMS kullanmak.

Cep telefonunun sizi en savunmasız zamanınızda yakalayacağı geceleri cihazı kapatma alışkanlığı kazanmak. Cep telefonlarının en çok radyasyon yaydığı zamanlar, telefonun çaldığı ve çevirdiğiniz numaranın bağlandığı anlardır. Bu sırada telefonu baş bölgesinden uzakta tutmak, gelen çağrıyı açtıktan veya karşı taraf görüşmeye başladıktan 12 saniye sonra cihazı kulağa götürmek daha güvenlidir.

Asansör ve otomobil gibi dar ve kapalı alanlarda cep telefonu ile görüşme yapmamak. Cihaz bu alanlarda çekmediği için, görüşmenin gerçekleşmesi, baz istasyonunun daha fazla elektromanyetik radyasyon iletmesini gerektirir. Baz istasyonları ve taşıma hatlarını, okul, kreş, hastane ve huzurevi gibi alanların uzağında kurmak. Zira, radyasyondan en çok zararı çocuklar, hamileler ve yaşlılar görür.

Sar değeri daha düşük bir cihazı tercih etmek, daha az radyasyona maruz kalmak demektir. Bu nedenle, SAR değeri düşük cep telefonları kullanılmalıdır. Harici antenli cep telefonlarını tercih etmek.

Cep telefonunu gün içinde vücuttan olabildiğince uzakta, söz gelişi çantada, çanta kullanılmıyorsa en dış cepte taşımak.
Cep telefonlarını elektromanyetik fren sistemli taşıtlarda, petrol istasyonlarında ve hastanelerde kullanmamak.

Cep telefonunu kalp, beyin ve cinsel organlara yakın bir yerde taşımamak.
Yakında bulunan baz istasyonunu kaldırtmak ve servis yetkililerine, istasyonları için sağlığı tehdit etmeyecek yerler seçme konusunda sorumluluklarını hatırlatmak.
Cep telefonunun bir uzvumuz olduğunu zannetmemek, hayatı cep telefonu olmadan idare etmenin yollarını aramak, mümkün mertebe klasik iletişim araçlarını kullanmak.
Kaynak: İHA

23 Eylül 2007 Pazar

BİTKİ SÖZLÜĞÜ

Bitki Sözlüğü
-A-
Acı bakla : Semen Lupini Şeker hastalığına karşı kullanılır. Acı elma yağı : Salvia Triloba Gaz söktürücü, midevi, ter kesici, idrar artırıcıdır. Haricen yara iyi edici ve antiseptik olarak kullanılır.
Acı yonga : Lignum Quassiae İştah açıcı, kuvvet verici, kurt ve ateş düşürücü Acıağaç : İştah açar, hazmı kolaylaştırır. Ateşi düşürür. Tükürük ifrazatını arttırır. Mide, bağırsak, karaciğer ve böbreklerin çalışmasını düzenler. Böbrek sancılarını keser, taşların düşürülmesine yardımcı olur. Bağırsak kurtlarını döker. Kanamaları durdurur. Haşarat kaçırıcı olarak da kullanılır. Fazla kullanılacak olursa, baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma yapar.

Adaçayı : Mide ve bağırsak gazlarını giderir. Mide bulantısını keser. Hazım sisteminin düzenli çalışmasını sağlar. Boğaz, bademcik ve dişeti iltihaplarını giderir. Göğsü yumuşatır. Astımdaki sıkıntıları geçirir. İdrar ve ter söktürür. Banyo suyuna katılıp yıkanılırsa,zindelik verir. Günde, 3 kahve fincanından fazla içilmemelidir. Adamotu : Zehirli bir bitkidir. Ağrı kesici, yatıştırıcı, cinsel gücü arttırıcı etkileri vardır. Rast gele kullanıldığında zararlı olur.

Ahlat (Yabanarmudu ) : Meyveleri ishal keser. Zehirli hayvan sokmalarinda, filizi ezilip yaraya sürülür. Ahududu : Kanı temizler, vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. Terletir ve idrar söktürür. Kabızlığı giderir. Vücuda dinçlik verir.

Alıç : Asabi çarpıntıları giderir. Sinir bozukluğunu geçirir. Yüksek tansiyonu düşürür. Aritmide kullanılır. Uykusuzluğu giderir. Kalbi kuvvetlendirir. Damar sertliği ve göğüs nezlesinde faydalıdır.

Altınotu : Herba Ceterachi İdrar söktürücü ve kabız etkileri vardır. Basura karşı, haricen kullanılır.

Amber : Ambra Grisea Kaşalot balığından elde edilir. Kalbi kuvvetlendirir, iştah açar ve cinsel arzuyu artırır. Anason : Hazmı kolaylaştırır. İştahsızlığı ve yemeklere karşı duyulan tiksintiyi giderir. Mide ve bağırsak gazlarını söktürür. İdrarı arttırır. Öte yandan kusmayı ve ishali keser.

Anason : Kullanılan kısmi, meyvalari ve yapraklaridir. Meyveleri tamamen olgunlastiktan sonra toplanir ve gölgede kurutulur. Hazmi kolaylastirir. Istahsizligi giderir. Mide ve barsak gazlarini söktürür. Idrar artirir. Migren agrilarini keser. Astim, nefes darligi ve bronsitte görülen sikayetleri giderir.

Anason yağı : Oleum anisi Sinir sistemi uyarıcısıdır. Andız kökü : Radix Helenii Safra söktürücü, öksürük kesici, göğüs yumuşatıcı,kuvvet verici ve kurt düşürücüdür.

Ardıç : Kozalaklari mavimsi siyah renklidir. Yenir ve idrar söktürücü özelliktedir.

Ardıç tohumu : Fructus Juniperi İdrar artırıcı, terletici, midevî ve antiseptik özellikleri vardır.

Aslanağzı : Balgam söktürür. Bronşitte rahatlık verir

Asma : Yaprakları ile yapılan ilaçlar kanamayı durdurur. Vücuda kuvvet verir. Sarılığı keser. İshali durdurur.

Aspir : Flos Carthami Romatizma ağrılarına karşı etkilidir. Dahilen terletici, kurt düşürücü ve adet getiricidir.

Ayı üzümü : Kuvvet verir. İshali keser. İdrar yollarını temizler. İdrar söktürür. Ateşi düşürür. İdrar yollarındaki taşların düşmesine yardım eder. Prostat büyümesinden kaynaklanan şikayetleri giderir.

Ayrıkotu : Bitkinin etli kökleri çok eskiden beri üriner hastalıklarda kullanılan önemli bir halk ilacıdır. Kökler mesane ve böbrek iltihapları dahil, mesanedeki tas ve kumları düşürmek için kullanılan iyi bir idrar söktürücüdür.

-B-
Badem : Aci bademin uçucu yagi, iyi bir koku ve tat giderici (balik yagina ilave edilir) ve hafif bir dezenfektandir. Badem tohumlari, badem surubu hazirlanmasinda kullanilir. Çocuklar için iyi bir müshildir. Kremlerin terkibine girer. Meyve kabugu halk arasinda bogaz agrilarina karsi kullanilmaktadir.
Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Böbrek, mesane ve tenasül yollarındaki iltihapları giderir. Baş ağrısı, karaciğer ve böbrek ağrılarını hafifletir.

Badem yağı : Oleum Amygdalae Dahilen müshil, haricen yumuşatı- cı ve yara iyi edici olarak kullanılır. Bakla : İdrar yollarını temizler. Böbrek ağrılarını dindirir. Böbrek iltihaplarını giderir. Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur.

Baldıran ( Ağuotu) : Nemli yerlerde yetişen, 1-2 metre boyunda zehirli bir bitkidir.Ev ilaçlarında kullanılmaz.Tıpta, özellikle dişçilik alanında kullanılır.Ağrı kesici, spazm giderici ve siyatik, tetanoz ile epilepsi hastalıklarinin tedavisinde kullanılır.

Balıkotu : Fructus Cocculi indici Dahilen kurt düşürücü, sara nöbetlerini azaltıcı olarak kullanılır. Tehlikeli bir drogdur.

Bamya : Meyvesi beş bölmeli,tohumları yuvarlak ve yeşilimtrak gri renkte bir sebze. Faydalı bir sebzedir. Yaş veya kuru olarak sarf edilir. Konserveleri de yapılır. Meyveleri müsilajlıdır.Kabızlık tedavisi ve barsakların düzenli çalışması için faydalıdır.

Bamya çiçeği : Flos Hibisci Dahilen göğüs yumuşatıcı, lapa halinde haricen çıbanları olgunlaştırıcıdır.Kabızlığa karşı etkili ve zararsız bir drogdur.

Banotu : Yumuşak tüylü, otsu bir bitki. Gavur haşhaşı adıyla da bilinmektedir.Meyve çok tohumlu ve bir kapakla açılıp tohumlarını saçan bir kapsüldür.Altı türü vardır.
(Siyah Banotu) ile (Mısır Banotu) tedavi sahasında kullanılır.
Mısır Banotu Malatya civarında bulunmaktadır. Bilhassa alkaloit endüstrisi için önemlidir.
Siyah Banotu hemen hemen bütün Anadolu ve Trakya’da bulunur. Meyvaları çanak yapraklar tarafından sarılan, kapak ile açılan bir kapsüldür. Bu kapsül içinde gri esmer renkli, üzerinde küçük çukurcuklar bulunan çok miktarda tohum bulunur.Bitkinin kullanılan kısmı, yaprakları, kökü ve tohumlarıdır. Yapraklar, bitki çiçekli iken toplanır ve kurutulur. Tohumlar tamamen olgunlaştıktan sonra alınır, güneşte ya da 40-50 derecelik fırınlarda kurutulur. Kuvvetli bir uyuşturucu ve ağrı kesicidir. Bazi müshillerin tesir edebilmesini kolaylaştırır. Bilmeden kullanıldığında zehirlenmelere sebeb olan bir bitkidir.

Besbase : Rhizoma Polypodii Müshil, safra ve balgam söktürücü ve kurt düşürücü etkilere sahiptir.

Bezelye : Taze ve donmuş olarak kullanılabilen bezelye B1, C vitaminleri, protein, lif ve folik asit içerir. Sinir sisteminde sorunları olanlara tavsiye edilir.

Biberiye ( Kuşdili otu) : 1-2 m yüksekliğinde, kışın yapraklarını dökmeyen bir bitki.Kuşdili olarak da bilinir.Yapraklar ve çiçeklerinden uçucu yağ, tanen, acı maddeler, organik asitler ve glikozit elde edilir. Mide ve barsak uyarıcısı, idrar söktürücü ve safra artırıcı etkisi vardır. Uçucu yağ, uyarıcı olarak haricen kullanılır. Ayrıca hazımsızlığı giderir.

Biberiye yağı : Oleum Rosmarini Haricen romatizma ağrılarını dindirici olarak kullanılır.

Boru çiçeği ( çan çiçeği ) : Nefes darlığı , bronşit ve astımın sebep olduğu rahatsızlıkları giderir.

Böğürtlen : Dikenli ve çalı görünümünde bir bitki. Ekilmemis yerlerde, çit, yol ve hendek kenarlarında çok bulunur.Meyva birçok meyvanın oluşturduğu bileşik küre biçimindedir. Kullanılan kısımları yaprakları ve çiçek tomurcuklarıdır. Yapraklar çiçek açmadan toplanır, gölgede kurutulur. Yapraklarda tanen ve organik asitler ihtiva eder. Hafif kabız edici özelliği olmakla beraber, diş etleri, bademcik ve boğaz iltihaplarinda, ishal ve basurda kullanılmaktadır.

Brokoli : Kansere karşı bizi koruyan ve ömrümüzü uzatan müthiş bir sebze. Çok miktarda kalsiyum içerdiği için kemik erimesine birebir. Mineral ve demir eksikliğini gideren brokoli, vitamin deposudur. Brokoli tutkunlarında ender olarak bağırsak ve akciğer kanseri görülür, kalp dolaşım hastalıklarına da pek fazla rastlanmaz. Kadınlarda göğüs kanserini önler. Göğüs kanserine ve spinabifida hastalığına karşı etkili. Brokoli bol miktarda, göğüs kanseri riskini azaltan 'indole' adlı bir madde içeriyor. İndole, göğüs kanserine neden olan östrojen bozukluklarını engelliyor. Ayrıca brokolinin diğer bir özelliği de, spinabifida hastalığını (doğuştan belkemiğinde son omurun kapanmamış olması) önlemesi.

Buğday : Lifli gıdalar sağlıklı bir beslenmenin temelidir. Buğdayın dış kabuklarından elde edilen kepek de, genellikle mısır gevreği türü yiyeceklerle tüketilir. Kepekli buğday unundan yapılan kurabiye vb. bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar ve kabızlığı önler. Buğday tanesinin özü olağanüstü besleyicidir. Vücudun özümsediği kalsiyum, demir ve çinko burada depolanır. Besin değeri, potansiyel olarak yulaf ve mısırdan daha yüksek olan buğday, bağırsak ve rektum kanserini önleyici faktörler içerir. Ama, yulaf ve mısıra kıyasla sindirimi biraz daha zordur.

-C-Ç-
Ceviz : Yaprakları ve kabuklarıyla hazırlanan ilaçlar kanı temizler, kansızlığı giderir. İshal ve dizanteriyi keser. Verem ve şeker hastalığında hem besleyici, hem de tedavi edicidir. Saç ve elleri boyamakta da kullanılır. Bitki bilimcilere göre bol miktarda A, B1, B2, C, E ve K vitaminleri ile Chinon Juglon adlı aktif madde içeren cevizin hem içi, hem ağacının kabukları hem de yaprakları pek çok sağlık sorununa iyi geliyor. Her sabah kahvaltıda bir miktar ceviz içi yenmesinin zekayı geliştirdiğini belirten uzmanlar, yeşil ceviz meyvelerinin kabukları kaynatılarak içildiğinde erkeklerde cinsel gücü artırdığını belirtti. Vücudu besleyip güçlendiren cevizin yararlarından bazıları şöyle sıralanıyor:

• Nasırlar üzerine konulan ceviz yağı zamanla bunların yok olmasını sağlar.

• Taze dalların kabukları ve meyvelerinin kabukları ile karıştırılıp kaynatılarak elde edilen sıvı mideyi kuvvetlendirir.

• Ceviz yapraklarından yapılan çay iştah açar, mideyi kuvvetlendirir, boğaz hastalıklarına iyi gelir.

• Bir miktar ceviz yaprağı banyo suyuna karıştırılırsa cilt hastalıklarına iyi gelir. • Ceviz yaprakları pişirilerek çıbanların üzerine sarılırsa iyileşmesini sağlar.

• Ceviz yağı yüz lekelerinin üzerine sürülüp masaj yapılırsa lekeler yok olur.

Ceviz yağı : Juglandis regiae Müshil ve safra artırıcı olarak kullanılır.

Civan Perçemi (Binbir yaprak otu, Kandil Çiçeği) : Bitkinin kullanılan kısmı, yapraklı ve çiçekli dallarıdır. Dallar ve çiçekler henüz tamamen açılmadan toplanır ve gölgede kurutulur. Bitkinin bu kısımları uçucu yağ, sabit yağ ve acı glikozit maddelerini ihtiva ederler. Kuvvet verici, uyarıcı, idrar ve gaz söktürücüdür. İçersindeki Sincolden dolayı antiseptik, balgam söktürücü ve midevidir. Yara iyi edici bir özelliği vardır. Basurda sulu hulasası fitil halinde verilir.

Çakşırotu kökü : Ferulae meifoliae Cinsel kudreti artırıcı olarak etkilidir. Çamfıstığı : Bronşit, verem, akciğer hastalıklarının çabuk iyileşmesine yardımcı olur. Ruhi çöküntüyü giderir. Kalp hastalıklarında da faydalıdır.

Çamsakızı : Terebenthina Communis Solunum ve idrar yolları hastalıklarında kullanılan etkili bir antiseptiktir.

Çamtere-Bentin yağı : Oleum Terebinthinae Neft yağı olarak da tanınır. Hari- cen romatizma ağrılarını giderici ve saçları besleyici olarak kullanılırÇarpıntıları keser, migreni keser.İdrar ve adet söktürür.

Çekem : Fructus Visci albi Kabız, idrar artırıcı, kusturucu, kuvvet verici ve tansiyon düşürücü etkileri vardır. Romatizma ağrılarında kullanılır. Çemen : Balgam söktürür. Vücuda rahatlık verir.

Çiğdem (Mahmur Çiçeği) : Bitkinin kullanılan kısmı tohumları ve yumrusudur. İdrar söktürür, Kabızlığı giderir. Kesinlikle tavsiye edilen miktardan fazla kullanılmamalıdır. Çiğdem tohumu ve yumrusundan hazırlanan preparatlar uzun zamandan beri damla hastalığına karşı kullanılmaktadır. Daha çok ziraatta kullanılır.

Çilek : Körpe ve bol sulu çilekler sistemi temizliyor. Cilt sorunları olanlar için de iyi bir meyvedir. Böbrek, idrar yolları ve bağırsak sorunları için de birebirdir. Ayrıca diş etlerini güçlendiriyor, dişlerdeki tartarı önlüyor, ağız kokularını ve boğaz ağrılarını gideriyor. Çilekte yüksek oranda C vitamini bulunduğu gibi, yüksek tansiyon ve kolesterolü düşüren maddeler içeriyor. Çilek C vitamini ihtiyacını karşılar. Ayrıca bol miktarda potasyum içerir ve lifli besinler arasında önemli bir yer tutar. Diyabetli hastalar, çileğe şeker ilave etmemek şaartıyla bu meyveyi bol bol yiyebilirler.

Çörekotu : İştah açar. Vücuda kuvvet ve dinçlik verir. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve bağırsak gazlarını söker. Koklanacak olursa baş ağrısını keser.

Çörekotu yağı : Nigellae sativae Haricen saç dökülmesi ve kepeğe karşı kullanılır.Çöven kökü : Radix Saponariae albae Tedavide nadiren kullanılır. Bilhassa tahin helvası yapımında kullanılır. İdrar ve balgam söktürücüdür.

-D-
Dağçayı : Sideritis Uyarıcı, gaz söktürücü, iştah açıcı ve mide ağrılarını kesici özelliklere sahiptirler.

Defne : Terletir, ateşi düşürür. Vücuda rahatlık verir. İdrar ve adet söktürür. İştah açar. Sinir ağrılarını dindirirDefne yağı : Lauri expressum Romatizma ağrılarını dindirici ve vücut parazitlerini öldürücüdür. Ayrıca, saç dökülmesini de önler.

Defne yaprağı : Folium Lauri Terletici, antiseptik ve midevi etkilere sahiptir.

Demirhindi : Pulpa Tamarindorum Müshil ve müleyyin bir etkiye sahiptir. Hiçbir tahriş edici etkisi yoktur.

Deniz Kadayıfı : Solunum ve hazım sistemi nezlelerini giderir. Vücudu besleyici olarak da kullanılır.

Deniz Yosunu : Metabolizmanın işleyişini hızlandırıyor. Troid hormonundaki dengesizlikleri engellen maddelir içeren su yosunu, metabolizmayı hızlandırıyor. Ayrıca, B vitamini, kalsiyum ve çinko içeren yosun, deriye, tırnaklara ve saça karşı etkili.

Dereotu : Bitkinin kullanılan kısmı meyveleridir. Meyveler eylül sonunda toplanır ve gölgede kurutulur. Meyvelerinde sâbit ve uçucu yağ, pektin ve azotlu bileşikler vardır. Meyveler yatıştırıcı, mide ve bağırsak gazlarını önleyici olarak kullanılır. Hazımsızlık ve hıçkırığa tesiri iyidir. Yaprakları da yemek ve salatalarda kullanılır.

Deve çökerten : Fructus Tribuli Taş düşürücü, idrar söktürücü ve kuvvet verici olarak kullanılmaktadır.

Devedikeni : Ateş düşürür. Terletir ve vücuda rahatlık verir.

Domates : Kanserden koruyucu ve yaşlanmayı zihinsel ve bedensel olarak yavaşlatıcı bir sebze. C ve E vitaminleri içerir. Domates: zengin bir potasyum kaynağıdır ve çok az miktarda tuz bulunur. Yüksek kan basıncını düşürmeye yardımcı olur ve vücudun su tutmasını engeller. Kalp hastalıklarına ve prostat kanserine karşı etkili. 'Beta karotin'e yakın olan likopen içeriyor. Likopen vücudu kalp hastalıklarına karşı koruyan maddeler arasında yer alıyor. Araştırmalar domatesin prostat kanseri riskini azalttığını gösterdi. Haftada en az iki kez domates yiyen erkeklerin, diğerlerine oranla prostat kanserine yakalanma riskleri az

Dut : Beyaz dut yaprakları idrar söktürür. Vücutta biriken suyu boşaltır. Aç karnına yenen beyaz dut bağırsak solucanlarını söktürür.

Dut meyvası : Fructus Mori nigri Meyvalardan hazırlanan şurup, gargara halinde, ağız ve boğaz hastalıklarına (pamukçuk) karşı kullanılır.

Düğün Çiçeği : Kavak merhemi ile birlikte hâricen basura karşı verilmektedir

-E-
Ebegümeci : Göğsü yumuşatır. Öksürük keser. Mide bulantısı ve kusmaları önler. Ateşi düşürüp vücuda rahatlık verir. Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir. Dişeti hastalıklarını tedavi eder.

Eğir kökü : Rhizoma Calami aromatici Gaz söktürücü, terletici ve antispazmotiktir. Dahilen Prostat, haricen ise romatizma için kullanılır.

Eğreltiotu : Barsak parazitlerine karşı çok eski târihlerden beri kullanılmaktadır. Toz veya hulasa hâlinde alınır. Tavsiye edilen miktardan fazla alınmamalıdır.

Elma : Günde bir elma yemek doktoru evinizden uzak tutar. İki elma yerseniz, kalp ve dolaşım sorunlarına karşı korunmuş olursunuz. Kolesterolü yok eder ve kabızlığı önler. Sindirimi kolaylaştırır. Kokusu rahatlatır ve kan basıncını düşürür. Artrit, romatizma ve gut hastalıklarına karşı da yararlıdır.

Enginar : Kandaki üre ve kolesterolü düşürür. İdrar söktürür. Kandaki şeker miktarını ayarlar. Damar sertliği ve kalp hastalıklarını önler. Böbrekteki kumların dökülmesine yardımcı olur. Prostat, meme ve rahim ağzı kanserine karşı iyi gelir. Enginarın içinde bulunan Silymarin maddesinin, hücrelerin hasar görmesini engellediğine işaret eden araştırmacılar, ayrıca Silymarin maddesinin, prostat, meme ve rahim ağzı kanserini önleme konusunda da etkili olduğunu belirtti. Enginarın içinde, fiber, magnezyum, folate ve C vitamini bulunduğu, bu sebzeyi bol miktarda tüketenlerin, bulundukları yaşın daha altında gösterdikler..

-F- G-
Fesleğen : Öksürüğü keser. Baş dönmesini durdurur. Arı sokmasında faydalıdır. Ağız yaralarını tedavi eder. Fesleğen kokusu, sivrisinek ve tahtakurusu gibi haşaratları kaçırır.

Fındık : Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Vücuda kuvvet verir. Nekahat devresinin çabuk geçmesini sağlar.

Funda ( Süpürge Otu) : Bâzı türlerinin dalları ipek böcekçiliğinde askı olarak kullanılır. Dalları çalı süpürgesi yapımında, ayrıca yakacak olarak kullanılır. Genel olarak idrar yolları taşlarına karşı idrar söktürücü olarak kullanılır. Funda ayrıca, ishal ve böbrek taşları tedavisinde kullanılır. Zeytinyağı ile hazırlanan merhemi çıban ve egzamada faydalıdır. Zayıflamak için de kullanıldığı bilinmektedir.

Gelincik : Nefes darlığı, astım ve bronşitte rahatlık verir. Kan tükürme ve kusmayı önler. Yanıkları iyileştirir.

Ginseng : Ginseng Kalp kuvvetlendirici ve yorgunluğu gidericidir. Cinsel gücü artırıcı etkileri vardır.

Greyfurt : C vitamini bakımından çok zengindir. Yarım greyfurt günlük C vitamini ihtiyacının yüzde altmışını sağlar. Kolesterol oranını düşüren pektin maddesi bulunur. Kansere karşı koruyucu özellik taşır. İştah açar.

Gül : Gülden gülyağı ve gülsuyu elde edilir. Gülyağı kozmetik ve parfümeride kullanılır.Gülyağının antiseptik (mikrop öldürücü) etkisi vardır. Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir. Göz kanlanmaları ve göz nezlesinde etkilidir. Dâhilen ise hafif müshil etkilidir. Gülsuyu ve gül reçelleri halk arasında yaygın olarak kullanılır.

Gülhatmi : Balgam söktürür. Vücuda rahatlık verir. Nezle ve öksürükten kaynaklanan şikayetleri giderir. Boğaz, bademcik ve diş eti iltihaplarında kullanılır. Barsak iltihaplarında etkilidir.

Günlük : Gummi Olibanum Dahilen kuvvet verici, yatıştırıcı, kabız, idrar artırıcı, adet söktürücü, adet getirici ve romatizma ağrılarını dindiricidir.

Günlük Ağacı : Ağacın yongaları kurutulur, günlük ve buhur olarak kullanılır. Nefes darlığını giderir. Tütsü olarak kullanılır.

Güzelavratotu : Ağrı kesici ilaç yapımında kullanılır. Ayrıca, mide, barsak, astım, kalp, sinir ve beyin hastalıklarının tedavisi için yapılan ilaçlarda da kullanılmaktadır.

-H-
Halile ( Kara sarı) : Fructus Myrobalani Sarı halile müshil, Kara halile ise kabız olarak kullanılır. Haricen ise yara iyileştiricidir.

Hanımeli : Tıpta yaprakları gargara yapmak için, çiçekleri antispazmodik olarak, meyveleri de idrar söktürücü ve kusturucu olarak kullanılır.

Hardal tohumu : Sinapis nigrae Haricen lapası, yakısı ve banyosu yapılir. Kanı cilde toplamak ve ağrı kesmek için kullanılır.

Haşhaş : Bitkinin kullanılan kısımları ham meyvelerinin çizilmesi ile elde edilen afyon, kurutulmuş ham meyveler, yapraklar, tohumları ve tohumlarından elde edilen yağıdır.Bilhassa hâricen kullanılan bâzı merhemlerin bileşimine girer ve ağrı dindiricidir.Bileşiminde toplanma zamanına göre değişen afyon alkaloitleri vardır. Harici ağrı dindirici olarak, özellikle diş hekimliğinde kullanılır. Tohumlarının yağı ise, tohumları soğukta tazyik edilmesi sûretiyle elde edilen yağdır. Soğukta elde edilen yağın bileşiminde asitler az,sıcakta elde edilen yağın ise asitleri fazladır. Soğukta elde edilen yağ, bâzı merhemlerin bileşimine girer. Sıcakta elde edilen yağ, yemek yağı ve sanayide sabun yapımında kullanılır. İçerdiği zehirli maddeli dolayısıyla, hekim kontrolü ve tavsiyesi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır.

Hatmi : Ağız, boğaz ve dişeti iltihaplarını iyileştirir. Bağırsak iltihaplarını giderir.

Hatmi çiçeği : Flos Altheae Göğüs yumuşatıcı ve tahrişleri gidericidir.

Havacıva : Radix Alkannae Kabız ve yara iyileştiricidir.

Havuç : Haftada beş kere yendiği takdirde Harvard'ın araştırmalarına göre kadınlarda kalp enfarktüsünü, felç tehlikesini yüzde 68 oranında azaltıyor. Günde iki havucun erkeklerde kandaki kolesterolü yüzde 10 oranında azalttığı görülmüştür. Her gün yenen bir havuç da akciğer kanseri tehlikesini yarıya indiriyor. Havuçtaki Beta-Karotin de gözleri yaşlılığın getirdiği görme zayıflığından koruyor ve bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor. Mide ve bağırsak kanamalarını önler, kansızlığı giderir, anne sütünü arttırır, yüz ve boyun kırışıklıklarını giderir, idrar ve bağırsak gazlarını söktürür, ülserdeki şikayetleri giderir. Kansere karşı etkili olduğu gibi cildin kurumasını da engelliyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Beta karotin (kansere neden olan serbest radikallari durduruyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor) içeren havucun en büyük özelliklerinden biri içerdiği bu maddenin cildin kurumasını engelleyen A vitaminine dönüşebilmesi.

Havuç tohumu : Dauci carotae Midevi, gaz söktürücü, gebeliği önleyici ve cinsel gücü artırıcıdır.

Hayıt : İdrar söktürür. Sancıları keser. Aybaşı kanamalarını düzenler. Anne sütünü artırır. Hazımsızlığı giderir. Karın ağrısı ve ishali keser. Ayak şişlerini indirir. Akrep ve arı sokmalarında kullanılır.

Hayıt tohumu : Agni-Casti idrar artırıcı, gaz söktürücü ve yatıştırıcıdır.

Hindistancevizi : İdrar söktürür. Böbreklerdeki kum ve taşların düşürülmesine yardımcı olur. Mide ağrılarını giderir.

Hint yağı : Oleum Ricini İnce barsak üzerinde etkili olan ve tahriş yapmayan bir müshildir

Hodan : Bitkinin çiçekleri ve yaprakları kullanılır. Fazla miktarda müsilaj, reçine, mâdenî tuzlar taşır. Yapraklar ve çiçekler ter verici, idrar ve balgam söktürücüdür. Boğaz ağrılarına ve öksürüğe karsı kullanılır.

Hurma : Kalbimizin yeni dostu bulundu: Hurma Bugüne dek kalp ve damar hastalıklarından korunmada elmanın sihirli gücü biliniyordu. İsrailli bilimadamları kalbin gerçek dostunun hurma olduğunu kanıtladı. İsrailli bilim adamları, hurmanın, kalp ve damar hastalıklarından korunmak için önerilen elmadan daha etkili olduğunu açıkladılar. İsrail'de yapılan bir araştırmada, elma ve hurmanın yararları karşılaştırıldı. Hurmanın lif, mineral ve fenol açısından zengin olduğunu söyleyen bilim adamları, elmada daha fazla bakır ve çinko bulunduğunu, buna karşılık hurmada sodyum, potasyum, magnezyum, kalsiyum ve demir miktarlarının elmadan iki kat fazla olduğunu belirttiler. Bilim adamları, düzenli yenilmesi halinde kalp ve damar hastalıkları riskini azaltan bu meyvelerin içindeki yararlı maddelerin daha çok kabuklarında bulunduğunu kaydettiler.

Hünnap : Jujubae Göğüs yumuşatıcı, öksürük kesici, müshil ve kan temizleyicidir. Şeker hastalığına karşı da kullanılır.

Husnüyusuf: Mide üşütmesinden doğan şikayetleri giderir. İktidarsızlıkta da faydalıdır.

-I-İ-
Ihlamur :
Ihlamur çiçeği yatıştırıcı, idrar verici, göğüs yumuşatıcı ve balgam söktürücü olarak çay halinde kullanılır.Ihlamur çiçeği banyosunun da yatıştırıcı bir özelliği vardır. Balla karıştırılıp içilirse mide ülserine faydalıdır. Kan dolaşımını düzenler.

Isırgan : Dıştan tatbik edildiği zaman iç organlarda biriken kanı çeker. Burun kanamalarını keser. Balgam söktürür.

Ispanak : Kalp hastalıklarına, felce, yüksek tansiyona, yaşlılığın getirdiği göz hastalıklarına, kansere, hatta psişik rahatsızlıklara karşı da etkili bir sebze. Göz hastalıklarına ve derideki lekelenmelere karşı etkili. Ispanak içerdiği iki kimyasal madde sayesinde görme bozukluklarına karşı etkili. Haftada 6 kez ıspanak yiyenlerin yüzde 86 oranında yaşın ilerlemesiyle birlikte ortaya çıkan derideki lekelenmeler gibi bir sorunlarının olmayacağını gösteriyor. Ayrıca yaşla birlikte ortaya çıkan göz hastalıklarına karşı da etkili. Bir porsiyon ıspanak, günlük demir ihtiyacımızın onda birini karşılıyor.

İğde çiçeği : Flos Elaeagni Kabız, kuvvet verici ve antiseptiktir. C vitamini deposudur. Gribe karşı etkilidir.

İncir : Bağırsakları yumuşatır. Kabızlığı giderir. Bronşit, öksürük ve boğaz ağrılarında faydalıdır. Enerji verir.

-J-K-
Kabak : Tohumları (çekirdekleri) tenya ve kurt düşürücü olarak bilhassa çocuklarda kullanılmaktadır. Tohumlar diş kabuklarından ayrılarak dövülür, şekerle karıştırılarak verilebilir. Ortalama doz çocuklarda 40 gr büyüklerde takriben 100 gr’dir. Kabak çok besleyici özelliktedir C ve B1 vitamini ihtiva eder. Pişirilen etli kısmı yiyecekten başka çıban ve şiş yerlere lapa olarak da tatbik edilir.

Kafur : Camphora Sinir sistemi, solunum ve kalp üzerinde uyarıcı etkileri vardır.Kahve : Kahvede kafein alkoliti vardır.Kafeinin az miktarının damarları genişletmek sûretiyle uyarıcı etkisi vardır.Kalbi kuvvetlendirir, sindirimi kolaylaştırır, böbrek damarlarını genişleterek idrarı çoğaltır, solunumu hızlandırır. Kanı beyne çekerek, beynin faaliyetini arttırır ve narkotiklerle zehirlenmelere karşı kullanılır. Fazla miktarda alındığında uyarıcı etki fazlalaşır, kalbin çarpıntısını arttırır, kulakların uğuldamasına sebep olur.

Kakao : Kafeinden dolayı kahvede olduğu gibi yatıştırıcı ve uyarıcı etkisi vardır. Az miktarı kalbi kuvvetlendirir, sindirimi kolaylaştırır, idrar söktürür. Fazla miktarı zararlıdır.

Kakao yağı : Oleum cacao Basur memelerini, kadınların göğüslerindeki yara ve çatlakları yumuşatmak için haricen kullanılır.

Kakule : Cardamomi İştah açıcı, gaz söktürücü ve midevi etkilere sahiptir. Kahveye konur.

Kantaron : Çayı kuvvet verici, iştah açıcı, ateş düşürücü ve hazmı kolaylaştırıcı olarak verilir. Ayrıca astım ve mide ağrılarında da faydalı olduğu bilinir.

Karabaş Otu : Ağrıları dindirir. Kalbe kuvvet verir. Balgam söker. Uyuşukluk giderir, zindelik verir. Karabaş yağı : Lavandulae Romanae Haricen ve dahilen antiseptik olarak kullanılır.

Karabiber : Mideyi ısıtır. iştah açar. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve barsaklardaki mikropları öldürür. Enerji verir. Afrodizyak özelliği vardır.

Karanfil : Mikropları öldürür. Ağrıları dindirir. Sinirleri uyarır. Hazmı kolaylaştırır. Koku giderir. İştah açar.

Karanfil yağı : Oleum Caryophylli Dişhekimliğinde antiseptik ve ağrı kesici olarak, dahilen ise gaz söktürücü olarak kullanılır.

Karn-ı bahar : Zihin yorgunluğunu giderir. Afrodizyak özelliği vardır. Sinirleri kuvvetlendirir. İdrar söktürür. Dalak hastalıklarına iyi gelir. Şeker hastalarına faydalı olduğu bilinir.

Karpuz : Vücuttaki toksinleri temizler ve böbrekteki kumları eriterek sıhhat ve zindelik kazandırır. Ayrıca kemik gelişimine de yardımcı olur.

Kasımpatı : Böcek öldürücü ilaç yapılır.

Katırtırnağı : İdrar ve balgam söktürür. Hazmı kolaylaştırır. Böbrek ve safrakesesi taşlarının düşürülmesine yardım eder. Mesane hastalıklarını tedavi eder. Romatizmada faydalıdır. Kabızlığı giderir. Kalp hastalıklarında kullanılır.

Kavun : Kavun meyve olarak çok yenildiği gibi tohumları (çekirdekleri) de tıbbî olarak kullanılmaktadır. Olgun kavunların çekirdekleri kurutulur. Çekirdekler halk tabâbetinde öksürüğe karşı (çekirdekleri suda, suyu yarıya ininceye kadar kaynatılıp içilmesiyle) kullanılır. Ayrıca kavun, sinirleri yatıştırır, böbreklerdeki kanı temizler, taşların düşürülmesine yardımcı olur. Barsaklarda ülser ya da iltihab olanlarla, şeker hastaları ve yüksek tansiyonu olanlar yememelidir.

Kayın Ağacı : Avrupa kayınının tohumlarından elde edilen yağ, yemek yağı olarak margarin endüstrisinde kullanılır. Kayın katranının distilasyonundan antiseptik olarak kullanılan kreozot elde edilir. Bu da dıştan romatizma ve deri hastalıklarına karşı kullanılır. Kabuklarının suda kaynatılmasıyla elde edilen su yüz lekeleri ve çilleri giderir.

Kayısı : Çekirdeklerinden yağ elde edilir. Etli meyvesi şeker, organik asitler ve C vitamini ihtivâ etmesi bakımından önemlidir. Çekirdek içinden elde edilen yağ badem yağı yerine, yaprakları derelerde balıkları sersemleterek tutmak için kullanılır.

Kaynanadili : Dizanteri ve ishali giderir.

Kebabiye : Cubebae Solunum sistemi antiseptiğidir. Belsoğukluğunda kullanılır.

Keçiboynuzu : Olgun meyveleri gıda olarak kullanılır. Kuru meyvelerin temizlenmiş unu bilhassa süt çocuklarının mide ve barsak bozukluklarında kullanılır. Ayrıca göğsü yumuşatır ve balgam söker. Sigara tiryakileri için faydalıdır.

Kekik : Bedeni kuvvetlendirir. Hazmı kolaylaştırır. Kalp çarpıntısını keser. Bağırsak iltihaplarını iyileştirir. Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardım eder. Kandaki şeker miktarını azaltır.

Kekik yağı : Oleum Thymi Dahilen safra artırıcı, kurt düşürücü ve ağrı dindirici, haricen ise antiseptik olarak kullanılır.

Kenevir: Merkezî sinir sistemine etki eder, yatıştırıcı ve uyuşturucudur. Hazım sistemine pek tesiri yoktur.

Kereviz : Kerevizde B vitamini, demir ve kireç vardır. Kereviz unutkanlığı ve sinir yorgunluğunu giderir, idrar söker, böbrek taş ve kumlarının düşürülmesine yardım eder, kan ve süt yapar, karaciğeri temizler. Şeker, yüksek tansiyon ve romatizma da da faydalıdır.

Kereviz tohumu : Apii graveolentus Uyarıcı ve iştah açıcıdır. Prostat için kullanılır.

Kestane : Kabuklarının suda kaynatılması ile elde edilen çay, ateş düşürür ve sinirleri yatıştırır. Meyvesi kasları kuvvetlendirir. Kan dolaşımını düzenler. Varis ve basur memelerinin meydana gelmesini önler. Karaciğer yorgunluğu ve şişliğini geçirir. Kansızlığı giderir. Damar sertliği ve yüksek tansiyondan şikayet edenlerle, şeker hastaları yememelidir.

Keten tohumu : Semen Lini Müshil, sindirim sistemi iltihapları ve tahrişlerine karşı koruyucudur.

Keten yağı : Oleum Lini Bezir yağı olarak bilinir. Yara ve yanık tedavisinde kullanılır.

Kına Ağacı : Ayak terlemesine engel olur. Dolamada kullanılır. Uyuz ve egzamaya iyi gelir. Guatrın üzerine bağlanırsa fayda görülür. Ağız yaraları ve deri çatlaklarını tedavi eder, saçları besler ve kuvvetlendirir.

Kınakına : Ateş düşürür. Sıtmayı tedavi eder. Tifoda faydalıdır. Ağır ve mikrobik hastalıkların nekahat devresini kısaltır. Cilt kaşıntılarında faydalıdır. İştah açar. Kuvvet verir. Kabızlığı giderir.

Kısa mahmut : Chamaedrys midevi, uyarıcı, şeker hastalığına karşı etkilidir.

Kızılcık : Kızılcık meyvelerinden ezme, marmelat, meyve suyu yapılır. Kabız edici özelliği vardır. Gıdâ olarak istifâde edildiği gibi kabukları ateş düşürücü olarak kullanılır.

Kiraz : Aspirin yerine kiraz Kiraz yemek ağrıların dindirilmesinde aspirinden çok daha etkili oluyor. Michigan eyaletinde yaşayanlar, bu yörede çok yetiştiğinden, bol bol kiraz yiyorlar. Kimileri bu meyvenin gut ve mafsal iltihabından kaynaklanan ağrılara birebir olduğunu ileri sürüyor. Michigan Eyalet Üniversitesi'nden Muraleedharan Nair kirazda bulunan ve ''antosiyanin'' olarak bilinen kırmızı renkteki kimyasalların bu etkiyi yaratabileceğine dikkat çekiyor. Nair ve ekibi genelde uygulanana deneylerden yararlanarak söz konusu belişimlerin aspirin ve ibuprofen gibi ağrı kesicilerde bulunan enzimleri içerip içermediğini araştırdı. Ardından kimyasalların serbest radikallerin zararlı etkilerini yok edici özelliklerini inceleyerek bunları vitaminlerle karşılaştırdı. Sonuçta, 20 kirazda 12-25 miligram arasında antosiyanin bulunduğu ve bu maddenin ağrı kesici etkisinin aspirinden on kat daha fazla olduğu görüldü. Kirazda bulunan antosiyanin maddesinin E ve Ca vitaminlerine benzer antioksidan etkiler yarattığına da tanık olundu. Nair'e göre, günde 20 kiraz yemek bir aspirin almakla özdeş etki yaratıyor. Nair kirazdaki antosiyaninin tablete dönüştürülmesine çalışıyor.

Kişniş : İştah açıcı, barsak gazlarını giderici, teskin edici, bas dönmesine karşı kullanılır.Fazlası zararlıdır.

Kitre : Tragacantha Boğaz hastalıkları ve iltihaplarında koruyucudur.

Kivi : Bir kivide, bir portakalda olan C vitamininin iki katı vardır. Potasyum bakımından da zengindirler. Sindirimi kolaylaştırır ve kabızlığı önler.

Kudret narı : Momordicae charantiae Mide ve barsak ülserine karşı dahilen kullanılır. Yara, çıban ve ekzemalarda haricen kullanılır.

Kuşburnu : Çok yoğun vitamin zenginliği nedeniyle gözlerin dostudur. Vücuda dirilik sağlar. 100 gram kuşburnunda bir sandık portakala eşdeğer C vitamini vardır. İyi bir raşitizm ilacı, etkin bir kan temizleyicisidir. Güçlü bir kurt düşürücü ve bağırsak yumuşatıcısıdır. Mide kramplarına ve sindirim sistemi zorluklarına karşı faydalıdır. Romatizma ağrılarını gideriyor. Basur tedavisinde iyi sonuç veriyor.

Kuşkonmaz : Hazımsızlığa karşı etkili. Antitoksit maddeler içeren bu sebze böbreği toksinlerden arıtıyor ve besinlerin hazmedilmesini kolaylaştırıyor

-L-
Lahana : Kansere karşı etkili olduğu bilinen sebzelerin başında gelir. Bol miktarda B, C ve E vitamini, potasyum içerir. Özellikle meme ve rahim kanserine karşı etkilidir. Vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. Kandaki şeker miktarını düşürür. Sarılık ve safra kesesi hastalıkları için iyidir. Astıma faydalıdır. Bağırsak kanserine karşı etkili. Lahana kanser hücrelerinin üremesini engelleyen kimyasal bir madde (isotiocyanates) içeriyor. ABD'de yapılan bir araştırmaya göre, haftada bir gün lahana yiyenlerin bağırsak kanseri olma riskleri üçte iki oranında azalıyor.

Lavanta : Lavanta çiçeği, kuvvet verici, idrar söktürücü ve romatizmaya karşı çay hâlinde kullanılır. Çok iyi bir koku vericidir. Hâricen yatıştırıcı olarak da kullanılır. Parfümeri sanâyiinde kullanılan önemli bir bitkidir.

Limon yağı : Oleum Limonis Uyarıcı ve koku verici olarak kullanılmaktadır

-M-
Mahlep : Pruni mahaleb Afrodizyak, balgam söktürücü, nefes darlığı ve prostat için, ayrıca şeker hastalığına karşı kullanılır.

Mantar : Bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Özellikle Çinliler'in ilaç niyetine yedikleri bu sebze, bünyeyi hastalıklara karşı koruyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor.

Marul : Kemik erimesine karşı etkili. Sütten bile daha fazla kalsiyum içeren bu sebze, kemikleri güçlendirmesi açısından bir numara. 100 gramında, küçük bir bardak sütün içinde bulunan kalsiyumdan daha fazlasına sahip. Bu miktar günlük kalsiyum ihtiyacının dörtte birine tekabül ediyor.

Maydanoz : Salata ve yemeklerin süsü maydanozun nerdeyse deva olmadığı dert yok gibi.. A ve C vitamini ile demir, kükürt, fosfos ve mangan elementleri deposu olan maydanoz sindirimi kolaylaştırıyor, böbrek taşlarını düşürüyor, görme gücünü ve anne sütünü artırıyor. Bir demir deposudur. Genellikle taze yenen maydanozda, kalsiyum, potasyum ve A vitamini vardır. Bir tutam maydanoz, günlük C vitamini ihtiyacının çoğunu karşılar. Böbrekleri çalıştırarak idrar getirir ve taşları düşürüyor , kan şekerini normal seviyede tutar ve kansere karşı da koruyucudur. Yatmadan evvel yenildiğinde sabahları tatlı bir nefesle uyanmamızı sağlar. Anne sütünü artırır. Vücuttaki zehirli maddeleri dışarı atar. Görme gücünü artıyor, kaynatılıp içiildiğinde ve cilde bu suyla pansuman yapıldığında sivilcelere iyi geliyor. Kaynatılan maydanozun suyu gözlere pansuman yapıldığında gözdeki iltihaplanmaları önlüyor ve yanmayı geçiriyor. Kaynatılıp sirke ile saçlar yıkandığında saçların uzaması ve kuvvetlenmesini sağlıyor..

Mazı : Yaprakları siğilleri yok etmekte kullanılır. Kozalağından barsak kurdu düşürücü ilaç yapılır. Gebe kalmayı önlemek için kullanılır. Bazı zehirlenmelerde panzehir olarak kullanıldığı bilinir. Basur memelerinde de faydalıdır.

Melekotu : Kan dolaşımını düzenler. Terletir. Kurutulmuş melekotu dövülüp başa sürülecek olursa bitleri öldürür. Astım nöbetlerine faydalıdır.

Melissa : Yapraklar yatıştırıcı, mîdevî, gaz söktürücü, terletici ve antiseptik etkilere sâhiptir. Huzursuzluk ve sıkıntıları giderir. Hafıza zayıflığına faydalıdır. Baş dönmesi ve kulak çınlaması gibi şikayetleri keser. Hazımsızlık, baş ağrısı ve migrende de faydalıdır. Daha çok çay hâlinde kullanılır.

Menekşe : Bitkinin çiçekli dalları idrar söktürücü, bâzı deri hastalıklarında kan temizleyici olarak ve romatizmaya karşı kullanılır.

Menengiç : Terebinthina Chia Dahilen idrar ve solunum yolları antiseptiği olarak kullanılır.

Mersin : Meyveleri yemiş olarak, kabızlık giderici ve antiseptik olarak kullanılır.

Mersin yağı : Oleum Myrti Dahilen bronşit, verem ve belsoğukluğu gibi hastalıkların tedavisinde ve şeker hastalığına karşı kullanılmaktadır.

Meyankökü : Grip, nezle, anjin ve nefes darlığına faydalıdır. Öksürük ve balgam söktürür. Yüksek tansiyonu düşürür.

Mısır : Yüzde 18.3 gibi yüksek oranda lif içeriyor. Mısırın içeriğindeki yüksek karbonhidrat, enerji seviyenizi yükseltir. İçinde protein, kalsiyum, demir, fosfor, A ve B2 vitaminleri bulunur.

Mısır püskülü : Stylus Maydis İdrar söktürücü ve taş düşürücüdür.

Mine Çiçeği (Güvercin otu) : Tıbbî olarak, kabız edici, teskin edici etkisi vardır. Baş ve mafsal ağrılarını dindirir. Yorgunluğu ve uykusuzluğu giderir.

Muskat : Myristicae Gaz söktürücü ve antiseptik olarak bilhassa karın ağrıları için kullanılır.

Muz : Folik asit, potasyum ve B6 vitamini bakımından son derece zengin bir meyvedir. Potasyum krampları önler.

Mürsafi : Gummi Myrrihae Antiseptik ve uyarıcıdır. Bilhassa solunum yolu hastalıklarına karşı kullanılır.

-N-
Nane : Yapraklari çay hâlinde yatıştırıcı, mîdevî, gaz söktürücü, bulantıyı giderici olarak kullanılır. Bunun yanında çeşitli ilâçların terkibinde kullanıldığı gibi, yaprakları çiğ veya kurutulmuş olarak yemeklere konur. Nâne esansı, çok miktarda zehir etkili olmasına karşılık az miktarı mîde ağrılarına ve bulantılara karşı kullanılabilir. Nâne uçucu yağı da oldukça fazla kullanılan bir yağdır.

Nane yağı : Menthae Piperitae Hafif antiseptik, ferahlatıcı, koku verici ve mide bulantılarını giderici olarak kullanılır.

Nar : Vücudu kuvvetlendirir. İshali keser. Burun poliplerine faydalıdır. Şerit düşürür. Kalbi kuvvetlendirir. Mide, bağırsak hastalığı olanlar, küçük çocuklar ve hamileler fazla kullanmamalıdır.

Nazarotu : Ekzama, basura karşı ve tütsü olarak kullanılır.

Nergis : Kusturucu ve ishal etkilidir. Kurutulmuş çiçekleri yatıştırıcı , müshil ve ateş düşürücü olarak çay hâlinde kullanlır.

Nilüfer : Kökleri kabız edicidir. Beyaz nilüferin çiçekleri, yatıştırıcı ve uyuşturucudur. Nohut : Vücudu kuvvetlendirir. Anne sütünü arttırır.

-O-Ö-
Oğulotu :
Folium Melissae Yatıştırıcı, midevi, terletici ve antiseptiktir.

Okaliptus : Özellikle solunum yolu hastalıklarında kullanılır.Öksürüğü keser, boğaz ve burun iltihaplarını giderir. İdrar yollarını temizler. Hâricen deri üzerine sürülmek sûretiyle antiseptik olarak da kullanılır. Ökaliptus yaprakları doğrudan doğruya kaynatılarak kullanıldığı gibi, yağının tıpta da pekçok faydaları vardır. İlâç olarak veya kaynatma ile buğu, koku hâlinde de kullanılır. Yapraklar nefes darlığı, kabız, balgam söktürücü olarak, haşere sokmalarına, her nevî ateşlenmeye, nezle, nevralji, bronşit, romatizma, şeker, üremi gibi hastalıklarda, yağ veya ekşitilerek sirke, toz sabun, pudra ve mâcun şeklinde kullanılır.

Okaliptüs yağı : Oleum Eucalypti Antiseptik olarak haricen kullanılır.

Ökseotu : Kalbin atışlarını arttırır. Damar kireçlenmelerinde faydalıdır. Sara ve akciğer kanamalarında kullanılır.

-P-R-
Pancar : Karaciğerin düzenli çalışmasını sağlar. Kansızlığı giderir. Şeker hastalığı ve vereme karşı korur. Mide ve barsakları kuvvetlendirir. Sinirleri yatıştırır.

Papatya : Çiçek durumu başları, çiçek açmadan önce toplanarak gölgede kurutulur.Çay hâlinde sabahları aç karnına bir bardak içilebilir. İdrar çoğaltıcı, iştah açıcı, yatıştırıcı ve gaz söktürücü etkilere sâhiptir. Basur memelerinde ağrı kesici, tedâvi edici etkiye sâhiptir. Boyar madde olarak da kullanılır.

Patates : Kızarmış yemezseniz kilo aldırmaz. Sindirimi kolaylaştırır, kabızlığı önler. Yorgunluğa karşı birebirdir. Bol miktarda C vitamini ve protein içerir. Halsizliğe karşı etkili. Vücuda enerji veren madde olan karbonhidrat içeren patates, C ve E vitaminleri ve beta karotin açısından en zengini. 100 gram patateste 80 kalori, 2 gram protein, 17 mg karbonhidrat, 7 mg kalsiyum, 53 mg fosfor, 20 mg C vitamini var. Yılın hiçbir zamanı bulmakta da güçlük çekmezsiniz. Her zaman söylenir, bir kez daha söylense sorun olmaz, patatesin besin değerinin büyük kısmı kabuğunda olduğundan soymak yerine özel bıçağı ile kazımak daha iyidir. Yine kabukları soyularak pişirilen patates C vitaminin yüzde 25’ini kaybediyor. Bu nedenle patatesi fırında kabuğuyla veya buharda ya da az suda pişirmek gerek.

Patlıcan : Kansızlığı giderir. Karaciger ve pankreasın düzenli çalışmasını sağlar. Kilo vermeye yardımcı olur. Böbrek yanmaları ve ağrılarını keser. Sinirleri yatıştırır. Kalp çarpıntılarını giderir. Cilt hastalıkları, şeker, mide, barsak ve karaciğer hastalıkları aşırı derecede olanlar yememelidir.
Pelinotu : Herba Absinthii Midevi, ateş düşürücü, adet getirici etkileri vardır.

Pırasa : İdrar söktürür. Mide rahatsızlığına iyi gelir. Kabızlığı giderir. Basur memeleri için faydalıdır. Böbreklerdeki kum ve taşların düşürülmesine yardımcı olur.

Portakal : Antioksidantlar ile dolu bir meyve. Kanseri önleyici olarak bilinen bütün maddeleri içeriyor. Ayrıca bol miktarda C vitamini içeriyor. Kilo almaya engel olur. Kandaki kolestorolü düşürür.Vucüdun C vitamini, potasyum, protein, B ve E vitaminleri ile kalp hastalıkları ve antikanserojen maddeler ile kanser riskini azaltıyor, kolestorolü düşürüyor

Rezene : Foeniculi Midevi, gaz söktürücü ve süt artırıcıdır.

-S-Ş-
Safran : Sinir sistemini uyarıcı, iştah açıcı, âdet söktürücü, koku ve renk verici olarak kullanılır.Fazla miktarda kullanılmamalıdır. Hamileler kesinlikle kullanmamalıdır.

Salatalık : Salatalığın kendisi ya da suyu cildimizi bir tonik kadar temizler. Salatalık kabızlığı önler, böbrek ve kalp hastalıklarında vücutta biriken suyun atılmasına yardımcıdır. Kalp hastalıkları ve enfeksiyonlara karşı etkili. Kükürt içeriyor ve bu madde vücudun enfeksiyonlara karşı dayanıklılığını artırdığı gibi, kolestrolü de düşürüyor.

Salep : Öksürük ve bronşite faydalıdır. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar. Zihni çalıştırma gücünü arttırır.

Sandalos : Sandaraca Haricen ve dahilen romatizma ağrılarını dindirici olarak etkilidir.

Sarı kantoron : Herba Hyperici Dahilen antispazmotik, kabız, yatıştırıcı, haricen ise antiseptik ve yara iyileştiricidir.

Sarısabır : Aloe Kalın barsağa etkili bir müshildir.

Semizotu : Mide ve barsak kanamalarında ve kanlı idrarda faydalıdır. Kanı temizler. Şeker hastalığında susuzluğu giderir. Uykusuzluk, sinir ve zihin yorgunluğunda faydalıdır.

Servi kozalağı : Cupressi Çocukların gece işemelerinde, haricen basura ve kokulu ayak terlemelerine karşı kullanılır. Sığla yayı : Styrax Liquidus Haricen antiseptik, yara iyi edici ve anti paraziter olarak kullanılır.

Sinameki : Memleketimizde çok kullanılan müshil ilâcıdır. Kolit ve spastik kabızlıkta kullanılmaz.

Soğan Ve Sarımsak : Yüksek tansiyon ve kalp hastalığı tehlikesini azaltırlar. Soğan, mide kanserine yakalanma riskini, sarımsak da bağırsak kanserine yakalanma riskini azaltıyor. Sarımsağın mayasında bulunan maddeler hücrelerin zarar görmesini önleyerek, vücudu erken yaşlanmaya karşı koruyor. Antibiyotik ve nefes darlığını gideren bileşimler içeren sarımsak bağışıklık sistemini de kuvvetlendiriyor. Kalbe ve alerjik hastalıklara karşı etkili. Soğan içerdiği kimyasal maddelerle kalbimizi güçlendiriyor ve alerjik reaksiyonları engelliyor. Newcastle'da yapılan araştırmalar, düzenli bir şekilde soğan yiyenlerin damarlarının tıkanma riskinin azaldığını gösteriyor.

Soya : Uzun yaşamak isteyen herkes mutlaka soya tüketmelidir. Soya, içerisinde östrojen hormonuna benzer işlev gören ve bu hormonun etkilerini sulandıran bir madde içerir ve buda kadın bünyesi için son derece yararlıdır. Çünkü, hücre yenilenmesini hızlandıran östrojen hormonunun aşırı üretimi, göğüs, rahim ve boyun kanserine yakalanma riskini çok arttırır.

Sumak : Kabız edici, kan kesici, antiseptik etkili olup, ayrıca boğaz ve diş etleri hastalıklarında gargara hâlinde kullanılır. Sumak meyveleri de tanen, uçucu yağ ve organik asitler ihtivâ eder. Baharat olarak çok kullanılır.

Susam : Nefes darlığı ve bronşitte faydalıdır.

Susam yağı : Oleum Sesami Dahilen müshil olarak etkilidir. Şeker hastalığına karşı da
kullanılır.

Şahtera : Herbe Fumariae İdrar artırıcı, yatıştırıcı, zayıflatıcı ve tansiyon düşürücüdür.

Şebboy : Tohumları kalp üzerine etkili bileşikler taşır.Ayrıca idrar söktürücü ve kabızlığı giderici etkisi vardır.

Şeftali : Çiçekleri kabızlığı giderir ve barsak solucanlarını düşürür. Meyvesi hazmı kolaylaştırır.İdrar yollarını temizler. Bol miktarda idrar söktürür. Basur memelerinden doğan şikayetleri giderir. Safra kesesi ve böbrekler için faydalıdır.

Şeytantersi : Gummi Asa foetida Sinir sistemi yatıştırıcısı, hazmı kolaylaştırıcı ve gaz söktürücüdür.

-T-
Taflan : Yapraklardan elde edilen taflan suyu öksürük dindirici olarak kullanılır.Taze meyveleriyse meyve olarak yenilmektedir. Kurutulmuş meyvelerinin tohumlarıysa şeker hastalığına karşı kullanılır.Tâze meyveleri taş düşürücü olarak da kullanılmaktadır.

Tarçın : Ruhi sıkıntıları giderir. Sürmenajda faydalıdır. Kalbi kuvvetlendirir. İştah açar, hazmı kolaylaştırır.

Tarçın yağı : Oleum Cinnamomi İştah açıcı ve midevi olarak dahilen kullanılır

Tere : İştah açar. Hazmı kolaylaştırır. Bronşları temizler, öksürük söktürür. İdrar söktürür, böbrekleri ve idrar yollarını temizler. Kanser, anemi ve lif hastalıklarına karşı etkili. Tere kanserle savaşan sebzelerin arasında olduğu gibi aynı zamanda en fazla kalsiyum, demir ve folik asit içerenlerin başında geeliyor. Tere gibi yeşil sebzeler yiyen kadınların, life ilişkin hastalıklara yakalanma riskleri daha az.

Turp : Böbreklerdeki mikropları öldürür. Kum ve taşların dökülmesine yardımcı olur. Karaciğer şişliğini indirir. Sarılıkta faydalıdır. Safra taşlarının düşürülmesine yardımcıdır. Romatizma, siyatik astım ve bronşite faydalıdır.

-U-Ü-V-
Üvez : Özellikle bir şeker olan üvez şeker hastaları rejimi için iyi bir tatlandırıcıdır. Meyveleri ve yaprakları kabız edicidir. Yine meyveleri idrar söktürücü, kadınlarda âdetleri kolaylaştırıcı etkilere sâhiptir. Meyveler C vitaminince zengindir. Yapraklarının çayı şeker hastalığına karşı kan şekerini düşürücü olarak kullanılmaktadir. Zararsızdır.

Üzerklik : Bağırsak kurdundan prostata, hemoroitten karın ağrısına pek çok hastalığa iyi gelmektedir.

Üzerklik tohumu : Semen Pegani Kurt düşürücü, adet söktürücü, uyuşturucu, terletici ve yatıştırıcıdır.

Vişne : İshali keser. Ateşi düşürür. İdrar söktürür. Vücuda rahatlık verir.

-Y-
Yaban gülü : Kabız edici, idrar söktürücü olarak, böbrek ve safra taşlarına karşı kullanılır. C vitamini yönünden zengin olduğu için de bâzı bölgelerde marmelât yapımında kullanılır.

Yasemin : Çiçeklerinden hazırlanan çay göğüs yumuşatıcı ve sinirleri yatıştırıcı olarak kullanılır.

Yenibahar : Damar sertliğini önler. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve bağırsak gazlarını giderir.

Yeralması : Şeker hastaları için faydalıdır. Besleyicidir. Vücudun direncini arttırır. Kabızlığı giderir

Yılan yastığı : Ateşi düşürür. Terletir, vücuda rahatlık verir. Sinirleri uyarır.

Yosun : Haşlaması barsak kurtlarını döker. Saçlar yikanırsa kuvvetlendirir.

Yulaf : Çocukların hazım güçlüklerini giderir. Bedeni ve ruhi yorgunlukları giderir. Kandaki şeker miktarını azaltır
-Z-
Zahter : Saturejae hortensis Şeker hastalığına karşı kullanılır.

Zencefil : İştah açar. Kusmayı önler. Bağırsak bozukluklarını giderir.

Zerdaçal : Mîdevî ve gaz söktürücü etkiye sâhiptir. Curcuma longae Midevi, gaz söktürücü ve safra artırıcıdır.

Zeytin : Zeytinyağı, safrayı artırır. Karaciğeri çalıştırır. Karaciğer ağrılarını keser. Sarılıkta faydalıdır. Yaprak ve kabukları yüksek tansiyonu düşürür. Kandaki şeker miktarını düşürür. Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardımcı olur.

Zulumba : Rhizoma Zedoariae İştah açıcı, uyarıcı, idrar artırıcı, balgam ve gaz söktürücüdür.