25 Aralık 2007 Salı

Nar 'ın mucizevi yararları

Mucizevi meyvelerden biri de nar. Nar, pek çok organımız için bir şifa kaynağı. Narın şifalı özelliklerinden en iyi şekilde faydalanabilmek içinse ya meyveyi tazeyken yemeli ya da taze sıkılmış suyunu içmeli. İşte nar mucizesi...


Mucizevi meyvelerden biri de nar. Nar, pek çok organımız için bir şifa kaynağı. Narın şifalı özelliklerinden en iyi şekilde faydalanabilmek içinse ya meyveyi tazeyken yemeli ya da taze sıkılmış suyunu içmeli. İşte nar mucizesi...

Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Karadeniz, kalbi kuvvetlendiren nar suyunun, karaciğer zafiyetini giderdiğini, mide iltihabını ve ağrısını geçirdiğini söyledi.

Karadeniz, narın Türkiye'de batı, Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde yetiştiğini belirtti. Nar meyvesinin yüzde 15'inin karbonhidrat, yüzde 0,8'inin protein olduğunu, ayrıca B1 ve B2 vitaminleri ile kalsiyum, fosfor ve demir bakımından zengin olduğunu ifade eden Karadeniz, "Nar mideyi temizlemekte, deniz tutmasına karşı iyi gelmektedir. Ayrıca nar içindeki zarları ile yendiğinde mide ülserini iyileştirmektedir." dedi.
Nar suyunun böbrek ve karaciğer hastalıklarına karşı çok faydalı olduğuna dikkati çeken Turan Karadeniz, şu bilgileri veriyor:

• Nar suyu yüksek tansiyon hastalığının tedavisinde, kalp ağrılarında, basur hastalığının tedavisinde faydalı olmaktadır.

• Böbrek zafiyetine karşı nar suyu içilmesi yararlıdır.

• Nar suyunun harareti giderici özelliği bulunmakta, şeker ve kurdeşen hastalığına iyi gelmektedir.

• Kalbi kuvvetlendiren nar suyu, karaciğer zafiyetini gidermekte, mide iltihabını ve ağrısını geçirmektedir.

• Nar ekşisi şeker hastalarına tavsiye edilmektedir.

• Nar şırasının şekerle hazırlanan şerbetinin idrar söktürücü özelliği vardır.
• Romatizma ağrılarının hissedildiği eklem ve uzuvlara nar şırası sürüldüğünde, ağrı kesici özelliği bulunmaktadır.

• Bayılmalara karşı nar şerbeti içilmelidir. Tatlı nar suyu, ses kısıklığı ve zatürreye karşı şifalıdır.

• Narın meyvesi ve suyunun yanı sıra çiçekleri ve kabuğu da yararlarıdır. Nar çiçeği bağırsak yara ve iltihaplarını iyileştirir. Boyun tutulmasında nar çiçeği lapası boyna konursa şifalı gelir.
• Narın kabuğu çay gibi demlenerek içildiğinde, mide ve bağırsak hastalıkları ile ishal ve dizanteriye karşı oldukça faydalı olmaktadır.

Mucizevi meyvenin market raflarında satılan suları ise bu faydaları sağlamaktan uzak. Pastörizasyon işlemi ve kutuda bekleme sonucunda meyvenin besin değerinde kayıplar oluşabiliyor. Meyveyi taze olarak yemeli veya taze sıkılmış suyunu içmeli.

19 Aralık 2007 Çarşamba



Eğitimci - Yazar Fatih Kalkınç, televizyon alışkanlığının dikkat eksikliği yaptığını söyledi.

Siirt Özel Celal Değer İlköğretim Okulu tarafından öğrenci velilerine yönelik hazırlanan anne - baba eğitimi konulu seminerde konuşan Kalkınç, önemli açıklamalarda bulundu.

Fatih Kalkınç, çocuk eğitiminin ailede başladığını ifade ederek, "Televizyon seyretme alışkanlığı çocuklarda dikkat eksikliği yapar. Bu nedenle küçük yaşlarda değişim kısa sürerken, büyüklerde bu durum daha da artar. Küçük yaşlarda çocuğun yapabileceği her iş yaptırılmalıdır. Çocuğa yaşına göre görev ve sorumluluk verilmelidir. Bu onun gelişimine büyük katkı sağlar." dedi.

Empatik yaklaşımın doğru sonuçlar getirdiğini dile getiren Kalkınç, "Bütün ilişkilerinizde kendinizi çocukların yerine koyarsanız sorunlar kendiliğinden çözülür. Çocuklarınızı başkalarıyla kıyaslamayın ve aşağılamayın. Çünkü kardeş kıskançlığı insanlık tarihi kadar eskidir. Sürekli eksikliklerin öne sürülmesi olumsuz sonuçlar çıkarır. Mesela, örnek olarak Cahit Külebi, "Bir nazlı kuşa benzer çocuk dediğin, ev ister, ekmek ister, öğülmek ve okşanmak ister" demektedir. Çocuklar özen ister, sevilmek ister." diye konuştu.

Okul Müdürü Yaşar Turna ise ikinci eğitim seminerinin verimli geçtiğini belirterek, bundan çok ders alınması gerektiğini vurguladı.

Aşırı Et Tüketmeyin!




Aşırı et tüketimi kalp krizine davetiye çıkarıyor
.


Bayramlarda beslenme düzeninin bozulmasının ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını belirten Selçuk Üniversitesi İç Hastalıkları ve Nefroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Süleyman Türk, yoğun et tüketiminin kalp krizine yol açabileceğini söyledi.

Prof. Dr. Süleyman Türk, Kurban Bayramı'nda beslenme düzenine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Bayramlarda ağır ikramlarda bulunularak ısrarlı tüketimin sağlık problemlerine yol açtığını aktaran Süleyman Türk, aşırı miktarda tüketilen et, hamur işleri ve tatlıların ciddi böbrek, mide, kalp ve barsak sistemlerinde ciddi rahatsızlıklara sebep olabileceğini söyledi.

Bayramlarda beslenme düzeninin bozulmasının çok ciddi sağlık sorunlarına yol açtığına işaret eden Prof. Dr. Süleyman Türk, "Üç-dört gün süren bayramlaşmalar esnasında özellikle ev sahiplerinin misafirlere ikramları tüketmesi konusunda yapmakta oldukları ısrarcı tavırları yüzünden aşırı miktarda tüketilen et ağırlıklı yemekler, hamur işleri ve tatlılar, böbrek, mide, kalp ve barsak sisteminde çeşitli rahatsızlıklara, tansiyonda yükselmelere ve aşırı kilo almaya yol açmaktadır" dedi.

Yoğun et tüketiminin kalp krizi ve ve beyin kanaması gibi sağlık sorunlarına da yol açabildiğini aktaran Prof. Dr. Süleyman Türk, "Halkımız bayramlarda beslenmesine maalesef dikkat etmiyor. Bunun sonucunda da özellikle yüksek tansiyon, kolesterol, kalp ve böbrek hastalığı olanlarda da kalp krizi ve beyin kanaması gibi ciddi sıkıntılara neden olabiliyor" ifadesini kullandı.

Etlerin pişirilme şekli ve zamanının da sağlık açısından önemli olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Süleyman Türk, şöyle dedi: "Etlerin yağda kavrulması ve kızartılması etlerin besleyici özelliklerinde kayıplara ve sağlık sorunlarının oluşmasına yol açabilmektedir. Bu nedenle etlerin ızgara veya haşlama şeklinde pişirilip tüketilmesi sağlık açısından daha yararlı olacaktır. Izgarada direkt olarak ateşe maruz kalan etler ve çok pişirilerek yanma noktasına gelen besinlerde kanserojen maddeler oluşmaktadır. Yanık et ve gıda tüketimi kanser için çok ciddi bir nedendir. Kesinlilikle yanık et ve gıda tüketilmemelidir

Prostat kanseri için yeşil çay

Düzenli olarak yeşil çay içmenin prostat kanserine yakalanma riskini azaltabileceği bildirildi.

Japonya Sağlık Bakanlığından araştırmacılar, yeşil çayda bulunan kateçin maddesinin organizmada prostat kanserine neden olan etkenleri etkisiz hale getirebileceği varsayımından yola çıkarak ülke genelinde 12 yıl boyunca 40-69 yaşındaki 50 bin erkeği inceledi.

Günde 5 fincandan fazla yeşil çay içenlerin prostat kanserine yakalanma riskinin günde 1 fincanın altında yeşil çay içenlere göre daha az olduğu ortaya çıktı. Ancak, düzenli olarak yeşil çay tüketiminin prostat bezindeki kansere etkisi olmadığı belirtildi.

15 Aralık 2007 Cumartesi

Grip aşısı yaptıralım mı?


Önce aşının hangi maddeleri içerdiğine bakalım

Etilen glikol: Antifrizde bulunan bir toksindir. Antifriz çocuk gelişimini bozabilir ve kısırlığa ve asidoza neden olabilir.

Fenol: Dezenfektan bir boyadır

Formaldehit: Kanser yapan bir kimyasaldır

Alüminyum: Aşıda antikor cevabini arttırmak için kullanılır. Alzheimer, sara ve kansere neden olabilir.

Timerosal (cıva: Tarife gerek var mı?) Beyin hasarı, otizm ve otoimmun hastalıklara yol açabilir. Cıva çıkartıldıktan sonra California'daki otistik çocukların sayısında bariz azalma olmuştur (bak baslenme bülteni). İçinden cıvanın çıkartılmadığı tek aşı grip aşısıdır. Diğer aşılardan farklı olarak grip aşısının her yıl yapılması beyin hasarı riskini artırmaktadır


Neomisin ve Streptomisin: Antibiyotik olarak kullanılır. Bazı insanlarda alerjiye yol acar. Grip aşısı ayrıca yumurta alerjisi olan kişilerde nadir de olsa kurdeşen ve anaflaksi şoku gibi alerjik reaksiyonlara neden olabilir.


Aşı, grip benzeri belirtilere de yol açabilir. Bu bilgilerden sonra düşünün: Attığınız tas, ürküttüğünüz kurbağaya değiyor mu?

9 Aralık 2007 Pazar

Zencefil ve Grip



Zencefil ve bal, soğuk algınlığının doğal ilacı Kışın soğuk günlerinde sıkça yakalandığımız soğuk algınlığı, nezle, grip gibi rahatsızlıkları en iyi tedavi eden doğal ürünlerden biri zencefildir.


Binlerce yıldır Çin, Hindistan ve diğer Asya ülkelerinde, birçok hastalığın tedavisinde kullanılan bu baharat, aynı zamanda soframızda güzel bir lezzet kaynağıdır. Zencefili hangi hastalıklarda, nasıl kullanabiliriz? Soğuk algınlığı, grip gibi hastalıklarda bir tatlı kaşığı toz zencefil bir tatlı kaşığı bal ile karıştırıp macun yapılarak yenildiği zaman insanın içini ısıtarak bronşlarını açar ve temizler. Balgamı söktürür, öksürüğü keser. Zencefil aynı zamanda doğal aspirindir, kanı sulandırır, damarları açar, pıhtılaşmayı önler. İyi bir zihin açıcıdır, hafızayı güçlendirir. Zencefil yeni projeler üretmek isteyen insanların ilacıdır, beyni canlandırır. İlaçların mide ve bağırsaklara yaptığı yan etkiyi yok eder. İyi bir bulantı ilacıdır. Ameliyatlardan sonraki anesteziden kaynaklanan bulantılar, deniz ve araba tutmasındaki bulantılarda etkilidir.

Zencefilin doğum sonrasında annenin emzirme döneminde, anne sütünü artırıcı ve bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi vardır. Sindirim sistemini düzenler, hızlandırır, enerji verir. Zencefil, İngiltere'de besin takviyesi olarak kabul edilmiştir. Kışın salepin üzerine tarçın yerine zencefil serperek içilmesi yorgunluğu alır, sinir sistemini düzeltir. Taze zencefil kökünden yapılan turşu, güzel bir çeşni olmanın yanında sindirime faydalı bir takviye olur.


Zencefil, asırlar boyu iyi bir besin ve ilaç olarak güvenle kullanılmıştır. İnsanlar üzerinde yapılan deneylerde zencefilin hiçbir yan etkisine rastlanmamıştır. Zencefil aynı zamanda çok güçlü doğal bir romatizma ilacıdır. Bal ve toz zencefil karışımından hazırlanan macun, günde üç tatlı kaşığı yenildiğinde bel ve bacak ağrılarına, romatizmaya bire birdir. Çinliler yüz yıllardır romatizmayı zencefil ile tedavi etmektedir. Faydalarını saymakla bitiremeyeceğimiz zencefil hakkında Alman bir uzman şöyle der: "Bir kızım olsaydı adını mutlaka zencefil koyardım."


Zencefilin doğum sonrasında annenin emzirme döneminde, anne sütünü artırıcı ve bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi vardır. Sindirim sistemini düzenler, hızlandırır, enerji verir. Zencefil, İngiltere'de besin takviyesi olarak kabul edilmiştir. Kışın salepin üzerine tarçın yerine zencefil serperek içilmesi yorgunluğu alır, sinir sistemini düzeltir. Taze zencefil kökünden yapılan turşu sofralara güzel bir çeşni olmanın yanında sindirime faydalı bir takviye olur.

Zencefil, asırlar boyu iyi bir besin ve ilaç olarak güvenle kullanılmıştır. İnsanlar üzerinde yapılan deneylerde zencefilin hiçbir yan etkisine rastlanmamıştır. Zencefil aynı zamanda çok güçlü doğal bir romatizma ilacıdır. Bal ve toz zencefil karışımından hazırlanan macun, günde üç tatlı kaşığı yenildiğinde bel ve bacak ağrılarına, romatizmaya bire birdir. Çinliler yüz yıllardır romatizmayı zencefil ile tedavi etmektedir. Faydalarını saymakla bitiremeyeceğimiz zencefil hakkında Alman bir uzman şöyle der: "Bir kızım olsaydı adını mutlaka zencefil koyardım."


Sıcak su dolu bir bardağa bir tatlı kaşığı taze toz zencefille bir tatlı kaşığı bal ekleyip günde 3 defa içmek gribe çok iyi geliyor. Zihin açıcı etkisiyse tartışılmaz .

Greyfurt suyu öldürebilir!


Bolu İl Sağlık Müdürlüğü diyetisyeni Naciye İla Deniz, greyfurt suyuyla ilaç içmenin ölüme yol açabileceğini söyledi...


Vitamin deposu greyfurt suyu ölümcül de olabiliyor. Ne zaman mı? Deniz, greyfurt suyunun alınan ilaçların yan etkilerinin ortaya çıkmasına neden olduğunu belirterek şöyle konuştu:

"Bir bardak greyfurt suyu, ilaçların yan etkilerinin ortaya çıkmasına yetebiliyor. İlaçları greyfurt suyuyla birlikte almak veya greyfurt suyu içtikten 12 saat sonra bile ilaç almak, yan etkilerin ortaya çıkmasına yetmektedir. İlaç kullananlar greyfurt suyu içmemeli.

Tansiyon ilaçları, kolesterol düşürücü ilaçlar, greyfurt suyuyla alınması halinde anormal derecede yüksek seviyelere çıkabiliyor. Antihistaminik ilaçların greyfurt suyuyla birlikte alınması kalbe zarar verebiliyor. Eklem enfeksiyonu, sedef hastalığı, AIDS, epilepsi tedavisi görenler ve organ nakli yapılmış olanlar greyfurt yememeli, suyunu içmemeli."

4 Aralık 2007 Salı

NEDEN PARMAKLARIMIZI CITLATIRIZ


Satır Arası Sağlık Notları: Püf Noktalar


Bazı insanlar her iki elinin parmaklarını birbirine geçirerek ve onları gererek ses çıkarırlar. Yani çıtlatırlar da diyebiliyoruz. Çoğumuz buradan gelen sesin kemiklerden geldiğini sanırız, hatta rahatsız oluruz ama nedense bunu yapanlar hallerinden memnun görünürler.


En çok ve kolaylıkla çıtlayan yerler vücudumuzda en çok bulunan sürtünmeli eklem yerleridir. Bu tip eklem yerlerinde, örneğin parmaklarımızda, iki kemiğin birleştiği yerde bir bağlantı kapsülü vardır. Bu kapsülün içinde kemiklerin hareketleri sırasında buraları yağlayan bir sıvı vardır. Bu sıvının içinde erimiş halde oksijen, nitrojen ve karbondioksit gazları bulunur.


Vücudumuzda en kolay çıtlatabileceğimiz eklem yerlerimiz parmaklarımızdır. Parmaklarımız gerilince eklem yerlerimiz düzleşince bu kapsül de gerilir. İçindeki sıvının basıncı azalır ve gaz kabarcıkları patlamaya başlar. İşte kulağımıza gelen bu seslerdir. Patlayan kabarcıklar neticesinde gazlar bu sıvıyı terk eder, sıvı daha da genleşir ve eklem yerlerinin hareket kabiliyetini artırır.


Aynı parmağınızı arka arkaya çıtlatamazsınız. Bir süre beklemeniz gerekir, çünkü gaz kabarcıklarının sıvı içerisinde tekrar oluşması biraz zaman alır.Bu zararlı mıdır peki? Evet, zararlıdır elde titremeye meydan vermektedir

2 Aralık 2007 Pazar

Kanser Hastalarına Söylenmeyen Gerçekler – 1

Toronto Hasta Çocuklar Hastanesi Sinir Sistemi Cerrahisi uzmanı ve
Gelişimsel Biyoloji alanında araştırmalar yapan
Dr. Peter Dirks,

“Kanser kök hücrelerinin artık sadece lösemi ya da meme kanserinde değil,
diğer hücrelerden başlayan kanserlerde de önemli olduğunu biliyoruz”

dedi.

Michigan Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden gelişimsel biyoloji ve iç
hastalıkları uzmanı Dr. Michael Clark, Nature dergisinde çıkan ve bu
araştırmayı değerlendirdiği yorum yazısında,

“Bu korkunç hastalığa karşı verdiğimiz mücadelede kanser kök hücrelerinin tanımlanması çok önemli bir aşamadır. Tümörlerin büyümesini başlatan ve yöneten bu hücrelere karşı geliştirilecek ilaçlar etkili tedaviler başlatabilir” dedi.

Michigan Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Max Wicha ve Dr. Michael F. Clarke yönetimindeki araştırmacılar, meme kanseri içinde çok küçük bir hücre grubunun yeni kanser tümörleri meydana getirme gücüne sahip özel bir hücre grubu, kanser kök hücreleri olduğunu kanıtladı.

“Güncel kanser tedavilerinde yanlış hücreler hedefleniyor olabilir. Gerçek tedavi hedefinin, tümör içindeki, sağlıklı kök hücrelere çok benzeyen küçük bir hücre grubu olması gerektiği anlaşıldı. Bu hücreler hem kendi kendilerini üretebiliyor, hem de tümör dokularındaki uzmanlaşmış tümör hücrelerini yaratabiliyorlar”.

· Lösemi kök hücrelerini keşfeden, Stanford Üniversitesi’nden (Kaliforniya) Dr. Irving L. Weissman, “Bu çalışma yeni bir çağ başlatacaktır. Elimizdeki bütün kanser ilaçları tümör kitlesini küçülten ilaçlardır. Bu çalışma tümörü küçültmenin yeterli olmadığını gösteriyor. Tamam, tümör kitlesini küçültelim, ancak kanser kök hücrelerini yok edemiyorsak, kanser tekrar geri gelecek ve ilerleyecektir” dedi.

· Bugün yapılan kanser tedavisinde tümördeki hücrelerin büyük bir bölümünü öldürerek başarıya ulaşıyoruz. Ancak, kanser kök hücreleri öldürülmediği için kanser bir süre sonra yeniden ilerlemeye başlıyor
Whitehead Biyomedikal Araştırmalar Enstitüsünden Dr. Robert
Weinberg.

Ortopedik Onkoloji yardımcı profesörü ve UF Shands Kanser Merkezi
öğretim görevlisi Dr. C. Parker Gibbs,

“Güncel kanser tedavisinde tümör kitlesinin büyük bölümü hedef alınıyor ve tümörün içinde bulunan az sayıdaki habis kök hücreler tahrip edilmiyor. Bu nedenle tümörler bir süre sonra yeniden büyümeye ve hatta metastazlar yapmaya başlıyor” dedi.

Almanya’nın Münih kentinde bulunan Ludwig-Maximilians Üniversitesi araştırmacıları, pankreas kanserinin vücuda yayılmasına (metastaz yapmasına) neden olan özel bir dizi kanser kök hücresini tanımladılar.

Kanser kök hücreleri, hem kendi kendilerini, hem de diğer hücre tiplerini üretebilme yeteneğine sahip hücrelerdir.

Araştırmacılar, pankreas kanseri kök hücrelerinin kemoterapi ilaçlarına karşı dirençli ve yeni tümörler meydana getirme gücüne sahip hücreler olduğunu tespit ettiler.

· Houston, Texas’daki M.D. Anderson Kanser Merkezi’nden Lösemi uzmanı Dr. Jean-Pierre Issa, “Kanser Kök Hücrelerini yok edebilirsek, hastaları iyileştirmeyi başarabileceğiz” dedi.

Belki de rahmetli Erdal İnönü’nün de doktoruydu sayın Issa.

Çok açık bir şey söylüyor:

Kanser kök hücrelerini yok edebilirsek (yani, şu anda yok
edemiyoruz), hastaları iyileştirmeyi başarabileceğiz (yani, şu
anda hastaları iyileştirmeyi başaramıyoruz).

KEMOTERAPİ VE KANSER KÖK HÜCRELERİ
DR. M. KÜRŞAT BOZKURT

YAKINDA KİTAPÇILARDA
“Kanserli bir tümördeki hücre yığınını bir arı kovanına benzetebiliriz. Kovanda milyonlarca işçi arı ile birkaç tane de ölümsüz kraliçe arı uyum içinde çalışır. Kovanı kuran ve ilk işçi arıları üretenler kraliçe arılardır. İşçi arılar sadece kısa ömürlü işçi arıları meydana getirir.


Kraliçe arılar ise “sonsuza kadar” hem kendi kendilerini, hem de işçi arıları üretirler. İşte kanser tedavisinde bugüne kadar yaşadığımız başarısızlıkların nedeni olan “kanser kök hücreleri” ölümsüz kraliçe arılardır. Hastalara verilen kemoterapi ilaçları ve radyoterapi kraliçe arıları öldüremiyor. Sadece işçi arıların bir bölümünü öldürüyoruz ve bir süre sonra kraliçe arılar
bizi mağlup ediyor.”

DR. M. KÜRŞAT BOZKURT

1 Aralık 2007 Cumartesi

SOYAĞACINIZ : HER BURCUN AĞACLARI VE HER AĞACIN ANLAMI


SOYAĞACINIZ
23–31 Aralık: Elma Ağacı
01–11 Ocak: Köknar
12–24 Ocak: Karaağaç
25 Ocak-3 Şubat : Selvi
04–08 Şubat: Kavak
09–18 Şubat: Sedir
19–28 Şubat: Çam
01–10 Mart: Salkımsöğüt
11–20 Mart: Ihlamur
21 Mart: Meşe
22–31 Mart: Fındık
01–10 Nisan: Üvez
11–20 Nisan: Akçaağaç
21–30 Nisan: Ceviz
01–14 Mayıs: Kavak
15–24 Mayıs: Kestane
25 Mayıs–3 Haziran: Dişbudak
04–13 Haziran: Gürgen
14–23 Haziran: İncir
24 Haziran: Huş
25 Haziran-4Temmuz: Elma
05–14 Temmuz: Çam
15–25 Temmuz: Karaağaç
26 Temmuz-4Agustos: Selvi
04–13 Ağustos: Kavak
14–23 Ağustos: Sedir
24 Ağustos–2 Eylül: Çam
03–12 Eylül: Salkımsöğüt
13–22 Eylül: Ihlamur
23 Eylül: Zeytin
24 Eylül–3 Ekim: Fındık
04–13 Ekim: Üvez
14–23 Ekim: Akçaağaç
24 Ekim–11 Kasım: Ceviz
12–21 Kasım: Kestane
22 Kasım–1 Aralık: Dişbudak
02–11 Aralık: Gürgen
12–21 Aralık: İncir
22 Aralık: Kayın


Elma : (Ask) Cazibeli, fiziksel olarak dikkat çekici, etkileyici... Hoş bir auraya sahip. Flor toz ve maceraperest ama hassas ve her zaman âşık bir tip. Sevmeye ve sevilmeye meraklı. Sadik ve hassas bir es. Cömert. Bilimsel konulara yeteneği var. Bugün icin yasar. Hayalgücü yüksek.
Kestane : (Dürüstlük) Alışılmadık bir güzelliği vardır ama insanları etkilemek gibi bir derdi yoktur. Adil ve neşelidir. Doğuştan diplomattır. Çok kolay huzursuzluğa kapılır ama her turlu ilişkisinde hassastır. Bazen olağandışı davranır. Sevgili bulmakta güçlük çeker.


İncir : ( Hassasiyet) Çok güçlü, bağımsız, tartışmalara ve zıtlıklara fazla izin vermeyen, aile hayatına düşkün, iyi bir baba ve hayvan severdir. Sosyal bir kelebek gibidir. Espriden anlar, aylaklığı ve tembelliği de sever. Bencilliği vardır. Akilli ve pratiktir.


Dişbudak : (Hırs) Farklı bir çekiciliğe sahip, hayat dolu, talep kar, düşüncesizce hareket eden ve eleştirilere kulak asmayan biri. Hırslı, akilli, yetenekli, kaderine hükmetmeyi seven, egoist olmaya elverişlidir. Ama ona güvenebilirsiniz. Bazen beyni kalbine hükmedebilir. İlişkiler çok ciddiye alır ve sadiktir.


Kayın : (Yaratıcılık) İyi bir zevki vardır. Görünüşe ve kendi görüntüsüne önem verir. Materyalistlik sayılır. Hayati ve kariyeri icin çok ve düzenli çalışır. Ekonomiktir. Gereksiz risklere girmez. Makul bir tiptir. Diyet ve sporla fizikine dikkat eder


Huş : (Esinlenme) Hayat dolu, etkileyici, elegan, arkadaş canlısı, gösterişten uzak, mütevazı, aşırılıklardan hoşlanmayan, kaba şeylerden nefret eden biridir. Doğal ve sakin bir yaşamı tercih eder. Fazla tutkulu değildir. Hayal gücü yüksek ve az hırslıdır. Sakin ve uygun ortamlar yaratır.


Sedir : (Güven) Zarif, her ortama ayak uydurabilen, lüksü seven, sağlığına dikkat eden, kendine güvenen, başkalarına da biraz yukarıdan bakan biridir. Kararlı, sabırsız ve başkalarını etkilemeyi sever. İyimserdir ve beceriklidir. Tek ve gerçek askını bekler. Çabuk karar verir.


Selvi : (Sadakat) Güçlü, fiziksel olarak kaslı, her ortama uyabilen, hayatla fazla uğraşmayan, hoşnut, iyimser, paraya meraklıdır Yalnızlıktan nefret eder. Kolay kolay tatmin edilemeyecek kadar tutkuludur. Ama sadiktir. Modu çabuk değişir. Kurallara boyun eğmez. Biraz da ukala ve ilgisizdir.


Karaağaç : (Asil): Müşfik, fiziksel olarak düzgün, giyimine dikkat eden, taleplerinde aşırılığa kaçmayan, insanlara neşe verebilen, liderlik etmeyi seven ama kendisi altta olmayı sevmeyen biridir. Dürüst ve sadik bir estir. Başkaları icin karar vermeyi sever. Cömerttir. Pratik zekâsı güçlü ve iyi bir espri anlayışı vardır


Köknar : (Gizem) Sıra dışı bir zevki vardır. Sofistike ve kadirşinastır. Güzel olan her şeyi sever. Dik başlı, çabuk mod değiştiren, bencil olmasına rağmen kendisine yakin olanlarla ilgilenen biridir. Çok mütevazı olduğu söylenemez. Hırslıdır. Memnun edilmesi zor bir sevgilidir. Çok arkadaşı vardır. Cunku ona güvenebilirsiniz.


Fındık : (Olağanüstü) Çekici, anlayışlı, insanları nasıl etkileyeceğini bilen, fazla talep kar olmayan, sosyal hayatta aktif ve girişken hatta dövüşken biridir. Popülerdir. Psikolojik durumu çabuk değişir. Kaprisli bir âşıktır. Ama dürüst ve esine toleranslı davranır. Kusursuz bir yargı yeteneği vardır.


Gürgen : (Zevk sahibi) Cool bir güzel. Dış görünüşüne ve bakımlı Olmaya dikkat eder. Zevk sahibidir. Başkalarını kendinden fazla düşünür. Hayati mümkün olduğunca kolay bir hale getirmeye çalışır. Disiplinli bir hayat icin kılavuzluk eder. İlişkilerinde kibardır. Farklı Sevgililer bulmak ister. Duygularıyla ilgili olarak mutluluğu yakalaması kolay olmaz. Çoğunlukla da başkalarına güvenmez. Kararlarından da asla emin olmaz.


Ihlamur : (Şüphe) Hayatin ona getirdiklerini kabul eder. Kavga ve tartışmadan nefret eder. Çalışkandır, tembelliği ve bencilliği hiç sevmez, streslidir. Yumuşak huylu ve merhametlidir. Arkadaşları icin çekinmeden fedakârlık yapar. Becerikli olmasına rağmen bunları değerlendirmesini bilmez. Mızmızdır. Kıskanç fakat vefalıdır.


Akçaağaç : ( Özgür zekâ) Hayal gücü ve orijinalliklerle dolu hiç de sıradan olmayan biridir. Utangaç, hırslı, gururlu, kendine güvenli, yeni deneyimlere aç biridir. Genellikle sinirli ve gergin bir yapısı vardır. Hafızası kuvvetlidir. Çok kolay öğrenir. Ask hayati biraz karmaşıktır. Başkalarını etkilemeyi sever.


Meşe : (Cesaret): Sağlam yaradılışlı, cesur, güçlü, bağımsız ve girişkendir. Acıma duygusu çok yoktur. İşini şansa bırakmayı sevmez. Ayaklarını yere sağlam basmak ister. Hareketlidir


Zeytin : (Erdem): Güneşi, sıcak havaları sever. Makul biridir, Kibar duyguları vardır! Agresyon ve şiddetten kaçınır. Sakin ve toleranslıdır. Adalet duygusu gelişmiştir. Hassas, kıskançlıktan uzak bir yapısı vardır. Okumayı ve karmaşık insanlarla muhatap olmayı sever

Çam : (Titiz) Uyumlu ilişkileri sever. Dinç ve güçlüdür. Nasıl rahat edilebileceğini bilir. Doğal ve hareketli biridir. İyi bir partnerdir Çok arkadaş delisi değildir. Çabuk âşık olur ama ateşi çabuk söner. Her şeyden kolay vazgeçebilir. İdeali bulana kadar her şey geçicidir. Güvenilir ve pratiktir.


Kavak : (Tatminsiz) Fazla kendine güvenmeyen, sadece gerektiği zaman cesaretli olan biridir. Arkasının güçlü olmasını ve sıkı insanlarla muhatap olmasını sever. Çok secicidir. Genellikle yalnizdir. Artistik bir doğası vardır. Kin tutar. İyi bir organizatördür. Felsefi

takılmayı sever. Ama her durumda güvenilebilir biridir. İlişkilerini de çok önemser.

Üvez : (Hassasiyet) Dikkat çekici, neşe verici, bencillikten uzak dikkat çekmeyi seven biridir. Hayata bağlıdır. Yerine ve duruma göre hem bağımlı hem bağımsız olabilir. Zevklidir. Duygusal, hassas, tutkulu ve artistik özellikleri vardır. İyi bir es olur ama çok zor affeder.

Ceviz : (Tutku): Garip ve zıtlıklarla dolu biridir. Egoist ve agresiftir. Beklenmedik tepkiler gosterir. Asil bir ruhu vardır. Spontanedir. Çok hırslıdır ve hiç esnekliği yoktur. Zor ve alışılmışın dışında bir estir. Çok zor beğenir. Sadece takdir eder. Çok kıskanç ve tutkuludur. Uyum göstermek icin fazla fedakârlık etmekten de hoşlanmaz. İlginç stratejiler üretir.

Salkımsöğüt : (Melankoli) Güzel ve çok melankoliktir. Etkileyicidir. Güzel ve zevkli şeylere meraklıdır. Seyahat etmeyi sever. Hayalperesttir. Kaprisli ama dürüsttür. Başkalarının duygularına önem verir. Çabuk etki altında kalır ama beraber yaşanması zordur. Talep kardır. Sezgileri de kuvvetlidir. Âşıkken acı çeker ama demir atabileceği birini bulabilir