7 Eylül 2007 Cuma

İSVEÇ ŞURUBU

İsveç şurubu acı madde içerikli bitkilerin alkol-su
karışımında açığa çıkmasıyla elde edilen bu acı şurubun
reçetesi, isveçli dr. Samst'ın ölümünden sonra, geride
bıraktığı notların arasında bulunmuştur. Dr. Samst, 104
yaşında sağlıklı bir kişiyken, attan düşerek ölmüş.
Bilindiği kadarı ile Samst ailesinin fertleri, kuşaklar boyunca hep
sağlıklı ve uzun ömürlü olmuşlar. Bu sağlık iksirini,
Avusturyalı bayan Mari Treben, kitabıyla 1980'li yıllarda topluma
tanıtmıştı. Türkçeye çevrilen kitap 1984'te yayımlandıktan
kısa bir süre sonra isveç şurubu (Schweden Bitter) ülkemizde de
tanınmaya başladı. Onun inanılması zor başarılarına sürekli
olarak tanık olmuş olan binlerce aile, onsuz bir yaşamı
düşünemiyorlar artık.
Şurup bir ilaç değildir . Fakat bir çok rahatsızlıkta oldukça
faydalı olduğu görülmüştür.
Alman dr.Ecz.Theiss, drog katkılarının bazılarını değiştirip,
drog çeşidini de zenginleştirerek, şurubu daha da etkili
kılabilmeyi başarmıştır.


KULLANIM ALANLARI VE BİÇİMLERİ


içten kullanımda
Günde 1-4 kere, 1-3 tatlı kaşığı dolusu, bitki çaylarına veya
ılık suya karıştırılarak alınabilir. Çocuklarda dozaj yarıya
indirilir. Akut durumlarda, 2-3 yemek kaşığı dolusu şurup, sek
olarak veya bir misli suyla inceltilerek bir kerede içilir.
Gebelik sürecinde ve 10 yaşın altındaki çocuklarda içten
kullanılması doğru olmayabilir, çünkü bu konularda bilimsel
araştırma eksikliği söz konusudur.
Şurupla birlikte içilen inek sütü nedeniyle bazı duyarlı
kişilerde alerjik tepkiler oluşabilir. Şurup kullanımına son
verildiğinde ise bu tepkiler sona erer.
Mide krampları ve kolit ağrılarında, 2-3 yemek kaşığı dolusu,
sek olarak veya aynı miktarda suyla inceltilerek, bir kerede içilir.
Fazla alkol kullanıp, ağır yemeklerle midenin zorlanmış olduğu
bir gecenin sonunda veya sabahında, 3-5 yemek kaşığı şurup, sek
olarak veya aynı miktar suyla inceltilerek bir kerede içilir. En geç
1-2 dakika içinde rahatlama başlayacaktır.
Mide ve bağırsaklarda biriken gazların dışlanmasını sağlar.
Papatya, rezene veya nane çaylarına 2-3 tatlı kaşığı eklenerek
içilir.
Safrakesesi ağrılarını dindirir. Safrakesesi bölgesine ayrıca
kompres uygulanmalıdır.
Romatizma ağrılarına karşı, günde 2-3 kere, 2 tatlı kaşığı
dolusu şurup, bitki çaylarına eklenerek alınır ve ağrılı
bölgelere ayrıca friksiyonlar veya kompresler uygulanır.
Kan temizliği için, 2-3 haftalık kürler uygulanır. Günde 3-4
kere, yarım veya bir yemek kaşığı şurup, ısırganotu-civanperç
emi eşit karışımının çayına eklenir.
Uykusuz kişiler, yatmadan yarım saat önce, örneğin mayıs
papatyası veya kediotu kökü çayına 2 tatlı kaşığı ekleyerek
almalıdırlar. Sinirsel kökenli uykusuzluklarda kalp bölgesine
friksiyonlar yapılabilir.
Sarhoş kişi, 3-4 yemek kaşığı dolusu şurubu sek olarak bir
kerede içtikten kısa süre sonra kendine gelebilir.
Gırtlak, yutak ve dişeti iltihaplarında, dişeti çekilmesi ve
kanamasında, gerçekten de çok başarılıdır. Sek olarak veya aynı
miktarda suyla inceltilerek bir yudum alınır ve ağzın içinde elden
geldiğince uzun süre dolaştırılır. Sonra üstüne bir yudum su
daha alınarak gargaralar yapılır ve yutulur. Bu uygulama, dişetini
sağlıklı tutmak için bir önlem olarak, örneğin haftada bir kere
uygulanabilir. Dişeti rahatsızlıkları fark edildiğinde, bazen çok
geç kalınmış olabiliyor! Şurup dişleri sarartabileceği için,
kullanımdan kısa bir süre sonra dişler fırçalanmalıdır
Bedeni güçlendirir. Kısacası, bedeni hastalıklara karşı güçlü
kılar(bağışıklık sistemini güçlendirir).
Ayrıca da yüzü gençleştirir ve güzelleştirir.
Şurubu sabah akşam kullanıldığın da ; etkisi düşünülürse ,
başkaca bir uygulamaya gerek duymayabilirler.


Dıştan kullanımda
Hasta veya ağrılı bölgeye sürülür veya kompres yapılır.
Şurubun bazı duyarlı derileri tahriş edebileceği veya
kurutabileceği göz önüne alınarak, o bölge önceden yağlı bir
kremle veya zeytinyağı ile nemlendirilir. Şurupla ıslatıldıktan
sonra hafifçe sıkılmış bir pamuk parçası bölgeye uygulanır.


Uyarı: bitkinin olası yan etkileri ve hangi durumlarda
kullanılmaması gerektiği hakkında açıklamalar
1- Kullanılmadan önce bir doktora danışılması
2- Alerji vb. Bir durum oluşunca kullanımın kesilmesi ya da dozajın
azaltılması
3- Belirtilen miktarın aşılmaması . Bilinmeli ki çok
kullanımının daha iyi sonuç vereceği kanısı yanlıştır.


Not: Tarafımızdan hazırlanan İsveç şurubu piyasada
satılanlardan çok farklıdır. Hem içindekiler yönünden , hem de
hazırlanış olarak . Dolayısıyla ürün kalitesi yüksektir .


Giysilere leke yapmaması ve soğumaması için bir plastik
parçasıyla örtülür ve sargı beziyle tespit edilir. Kompresin
belirli bir süresi yoktur, kurudukça tazelenebilir. Sürekli
uygulanan kompreslerde hep aynı pamuğu kullanmakla, hem kompresin
gücü arttırılmış, hem de şurup tüketimi azaltılmış olur.
Dıştan kullanımda, hasta veya ağrılı bölgeye sürülür veya
kompres yapılır. Şurubun bazı duyarlı derileri tahriş
edebileceği veya kurutabileceği göz önüne alınarak, o bölge
önceden yağlı bir kremle veya zeytinyağı ile nemlendirilir.
Şurupla ıslatıldıktan sonra hafifçe sıkılmış bir pamuk
parçası bölgeye uygulanır. Giysilere leke yapmaması ve
soğumaması için bir plastik parçasıyla örtülür ve sargı
beziyle tespit edilir. Kompresin belirli bir süresi yoktur, kurudukça
tazelenebilir. Sürekli uygulanan kompreslerde hep aynı pamuğu
kullanmakla, hem kompresin gücü arttırılmış, hem de şurup
tüketimi azaltılmış olur.
Diş ağrılarında da aynı tedavi uygulanır. Ama dişetine şurup
kompresi yapılmamalıdır, çünkü uzun süreli bir kompres dişetini
tahriş edebilir ve hatta yakabilir! Çalkalamalar yeterlidir.
Dıştan kullanım kulak ağrısı, dışkulak yolunda sivilceye veya
kabuklanma ve kulak uğultusuna karşı, şurupla nemlendirilmiş
küçük bir pamuk parçası kulak yoluna sokulur ve uzunca bir
süre(gece boyunca) etkilemeye bırakılır. Ama alkolün kulak yolunu
kurutmaması için, önceden, zeytinyağına batırılan küçük
parmağı kulak yoluna sokmak doğru olur.
Burun içindeki kabuklanmalar, şurupla ıslatılan bir pamukla sık
sık nemlendirilir. Kabuk kısa sürede düşer ve yara iyileşir.
Arı, böcek ve sivrisinek ısırıklarına karşı, o bölgeye
hemen kompres yapılacak olursa, şişmez, kızarmaz, kaşınma olmaz
ve acı hemen diner. Bu tür ısırıklara karşı önlem olarak,
ısırılabilecek bölgelere önceden şurup sürülürse, sinekler ve
arılar sizi ısırmayacaklardı r!
Kazalar sonunda oluşan kanamalara ilk yardım olarak, hemen bol
şuruplu bir kompres yapılacak olursa, hastaneye ulaşana kadar kanama
durmuş olabilir.
Eziklerde, örneğin otomobil kapısına sıkışan parmağa hemen
bir kompres yapılacak olursa, ağrı diner, parmak morarmaz, şişmez
ve tırnak düşmez.
El ve ayak bileklerinin burkulmasında veya çarpmalarda
oluşan şişlikler, yapılan kompresler sayesinde birkaç saat içinde
veya bir gecede iner, ağrılar ise çok kısa sürede diner.
Basit yanık ve haşlanmalarda veya güneş yanıklarında
ilkyardım olarak şurup sürülür veya kompresler yapılırsa, acı
diner, deri altında su toplanmaz, yani deri ölmez. Ama bunun için,
deri yatışana kadar sık sık şurupla nemlendirilmeli ve ayrıca
aynısafa merhemi kullanılmalıdır.
Dudak uçukları, çatlaklar, iltihaplı sivilceler ve gelişme
aşamasındaki çıbanlar sık sık şurupla nemlendirilir veya kompres
uygulanırsa, gelişmelerini tamamlayamadan yok olurlar. Ama eğer bir
çıban oluşma aşamasını tamamlamışsa, iltihabı dışa akıtmak
için, örneğin kara merhemle (ihtiyol merhemi) ve sıcak kompreslerle
olgunlaştırılmalıdır. İltihap dışarı aktıktan sonra uygulanan
şurupla çıban kısa sürede kuruyacaktır.
Akıntılı nezlelerde, 1/5 oranında suyla inceltilen şurup buruna
iyice çekildiğinde, akıntı hemen durur ve tıkalı burun açılır.
Şurubun kokusunun buruna çekilmesi de rahatlatıcıdır.
Her tür eski ve yeni yara, beyaz şarapla ya da alkol içeren bir
maddeyle temizlenip, şurupla kompres uygulandığında, iltihaplanma
sona erer ve yara kısa sürede kapanır.
Nasırların üstüne, 4-5 gün boyunca canlı tutulan kompresler
uygulanır. Sonunda nasır kendiliğinden düşer veya köküyle
birlikte çekip çıkarılabilir.
Tüm spor sakatlanmalarında, iç kanamayı ve şişmeyi önlemek
için, ıslak kompresler biçiminde kullanılmalıdır.
Bu bitkisel iksir için daha pek çok şey yazılabilir. Ama en
doğrusu, kişinin onu birebir ilişkiyle tanımasıdır. Her evin ecza
dolabında (ve hatta kişilerin el çantasında) bulunması gereken
başlıca ve belki de en etkili bitkisel karışımdır o!

Hiç yorum yok: